
Türkiye coğrafi özellikleri, güneşlenme süresi gibi iklim şartları nedeniyle dünyanın en kaliteli kirazını üreten ülke durumundadır. Dünya kiraz piyasasında Türkiye bir markadır.
Kirazın yetiştiği bölgeye göre konumlandırılması ve ülke çapında çağrışım uyandırılması gerekmektedir. Bu da ciddi bir rekabet ve planlı bir çalışmayı da beraberinde getirecektir.
Kiraz, taze ve kurutulmuş meyve olarak doğrudan tüketildiği gibi, pastacılıkta, şekerlemecilikte, kozmetik ve ilaç sanayinde işlem görmüş bir endüstri ürünü olarak tüketilmektedir. Ayrıca kiraz sapı ilaç sanayinde, çekirdeği de yatak imalatında kullanılmaktadır.
Kiraz, dalından koparıldıktan sonra belirli süre depolanmakta ya da hemen tüketime sunulmaktadır. Çabuk bozulabilir nitelikteki bu ürünü tüketicinin istediği tazelik, biçim ve zamanda, istediği yerde hazır bulundurulması gerekmektedir. O nedenle soğuk odaların çoğu ayrı “paketleme evleri” ile donatılmadıkları için meyveler toplandıktan sonra serin bir yerde veya ağaç gölgesinde boylanmakta daha sonra kasalara konarak depolara getirilmekte ve muhafazaya alınmaktadır. Kiraz -1, 0 °C de % 90-95 nemli ortamda saklanarak 2-3 hafta tazeliğini korumaktadır.
Bunun için soğuk hava depolarının nitelik ve nicelikleri arttırılarak, kirazcılıkla uğraşan bölgelerde kaliteli hizmet yakalanmalıdır.
Kirazın muhafazasında bu meyvelerin depoya girmeden önce depolamaya hazırlık ve depoya taşıma evrelerinde gerekli ambalajlamanın yapılması gerekmektedir. Ancak çok iyi büyümüş ve gelişmiş, zamanında toplanmış, hastalık ve böcek zararlarına karşı fiziksel ve fizyolojik olarak temiz, süratle depoya taşınmış, ideal kalitedeki meyvelerden depolamada başarılı sonuçlar alınabilmektedir.
Ülkemizde geneli itibarı ile kiraz üreticileri daha çok yerel, kurumsallaşmamış üreticiler oldukları için kendi işleme ve paketleme tesisleri bulunmamaktadır. O nedenle kirazın paketlemesi yapılamamaktadır. Ancak ihracatçı firmalar ve büyük süper marketlerin kendi ambalajlama sistemleri bulunmaktadır. Satış öncesi büyük firmalar işleme ve paketleme servislerinde paketleme işlemini gerçekleştirmektedir.
Kirazda etiketleme, boyutlarından dolayı söz konusu değildir. Ancak eğer paketleme yapılıyorsa, paketin üzerine kirazın cinsini, özelliklerini anlatan ya da belirli firmaların kendi marka etiketleri yapıştırılabilmektedir.
Pazarlamanın bir diğer fonksiyonu olan taşımada, yaş meyveler son derece hassastırlar. Bu nedenle diğer yaş meyvelerde olduğu gibi kirazın taşınmasına da özen göstermek gerekir. Yurt içinde, çoğunlukla üzeri açık kamyonlarla ve bozulmayı önlemek için de genellikle gece toptancı hallerine ya da diğer satış yerlerine taşınmaktadır. Soğuk hava tertibatlı taşıyıcılar genellikle diğer ülkelere ve ihracatçı firmalara yapılan dış satım için kullanılmaktadır.
Ülkemizde kiraz için dağıtım kanalları ;
Üretici-Tüccar-İhracatçı-Yurt dışı pazar alıcısı,
Üretici-Toptancı-Toptancı Hali-Perakendeci-Tüketici şeklinde gerçekleşmektedir.
Kirazın tanıtımı, genellikle festivaller yolu ile olmaktadır. Her bölgenin bu konuda yaptığı tanıtım çalışmaları aynı zamanda kirazın bölgelere göre de aidiyetlerini belirleyerek rekabeti arttırmaktadır.
Türkiye’de kiraz genellikle paketleme yapılmadan satışa sunulmaktadır. Üreticilerin firmalaşamamış olmasından dolayı ambalajlama ve işleme tesisleri bulunmamaktadır. Ülkemizde üretilen kirazların genellikle ihracat yoluyla dışarı satılmasından dolayı ürünler ihracatçı firmaların kendi ambalajlama tesislerinde paketlenerek yurt dışına gitmektedir. Yapılan ihracat nedeniyle bölge genelinde ürünlerin AB standartlarına göre geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle üreticilerin ihracatçı firmaların uyguladıkları sistemleri taklit ederek kendilerini geliştirmeleri önerilebilir. Ancak ihracatçı firmaların genellikle büyük firmalar olması ve tesislerinde son teknolojiyi kullanmaları, kurumsallaşmamış yerel üreticilerin aynı uygulamaları yapmalarını mümkün kılmamaktadır.
Ancak bölgede birlik oluşturularak sektörün tek bir çatı altında toplanmasıyla gücünü artırması sonucunda bu tür uygulamalar yapılabilir. Birlikler tarafından bölgede ambalajlama ve işleme tesisleri kurulabilir. Orta vadede ihracatçı firmalara gerek olmadan bölgede üretilen ürünlerin doğrudan ihracatı bu sayede gerçekleştirilebilir. Bu atılım hem markalaşma hem de karlılığı artırmak için gereklidir.
Kurulan bu işleme ve ambalajlama tesislerinde bölgeden toplanan tüm ürünlerin ambalajlama işlemleri gerçekleştirilebilir. Ambalajlamada aynı cins kirazlar belirli boyutlardaki paketlere konularak buradan da yurt dışındaki alıcılara doğrudan ihracatı gerçekleştirilebilir. Yüksek kalitedeki sofralık kirazların daha küçük boyutlarda 500 gr’lık 1 kg’lık plastik paketlere konularak ambalajlaması yapılabilir. Bunun nedeni Avrupa’da tüketicilerin Türkiye’deki tüketicilere oranla daha az gramaja sahip ürünleri tercih etmeleridir. Bunun dışında pastacılıkta kullanılan kirazlar için daha yüksek gramajlı paketler kullanılarak ambalajlaması yapılabilir.
Kiraz piyasasında, pazarda fiyatlar ihracatçı firmalar tarafından belirlenmektedir. Burada yine birlik kurulması önerilebilir. Çünkü birlik oluşturulduğunda fiyatı ihracatçı değil üretici birlikleri piyasası belirler. Fiyatların üretici birlikleri tarafından belirlenmesi de üretici için karlılığın ve gayretin artmasını sağlar.
Eğer ambalajlama tesisleri kurularak kirazda ambalajlama yapılabilirse, ambalajlı ürünler piyasada kalitenin göstergesi olacağından daha yüksek fiyatla satılabilir. Bunun dışında kirazın, sezonunun ilk açıldığı ve kapandığı dönemlerde yüksek fiyatlardan satışı gerçekleştirilebilir.
Küresel rekabet analizi iyi yapılarak dağıtım ve pazarlamada alternatif ve ikame ürünlerin rekabeti ve en iyi küresel uygulamalar incelenmeli, bunlar bölgesel şartlara uyarlanarak yenilenme ve gelişme sağlanmalıdır.
Aynı şekilde, üretici dikimden hasta kadar düzenli olarak takip edilmeli, bilinçli üretim yapılması için danışmanlık hizmetinden yararlandırılmalıdır.
Kiraz üretiminde nitelikli işgücü de sorun teşkil etmektedir. Hasat ve taşıma aşamalarında karşılaşılan nitelikli işgücü sorunları eğitimle giderilmelidir. Dalında natürel halde satılmayı, paketlenmeyi bekleyen kiraz, bilinçsiz işçilik sonucu elde edebileceği maksimum ekonomik değere ulaşamamaktadır. Üreticilerin hasat zamanı, teknik bilgiler konusunda bilgilendirilmemesi, çalışan nitelikli elemanın olmaması, sezonluk işçilerin eğitimsiz olması büyük oranlarda kayba neden olabilmektedir. Bahçeden toplanan kirazların yetiştiricilik hatasından dolayı zamanında sevk edilememesi ekonomik kayba sebep olmaktadır. O nedenle bölgede işgücü eğitiminin sağlanması gereklidir. Bu da bölgede Tarım İl Müdürlüğü, Valilik gibi kamu kurumlarının öncülüğünde uygulanabilir.
Dünya kiraz üretiminde ve ihracatında Türkiye’nin artan potansiyeli ve kalitesinin bilinirliği nedeniyle kiraz milli üründür.
Sofralık olarak tüketilmesinin yanında kirazın sanayide de kullanımının artması ile kiraz yan sanayi tesislerinin kurulması ülkemizde kiraz üretimini artırmaya önemli destek olacaktır.
Reklâm ve tanıtım kampanyaları, medya desteği, bayi-dağıtım kanalı faaliyetleri, özendirme aktiviteleri artırılmalıdır. Bunun yanı sıra ulusal ve uluslararası fuarlara katılım da büyük önem taşımaktadır çünkü bu tür fuarlara katılım önemli ortaklıklara zemin hazırlayabilmektedir.
Doğru beslenme ve sağlıklı yaşamaya gösterilen ilgi, doğal kiraz üretiminin arttırılmasına da potansiyel yönelime ve bilinçlenmeyi teşvik edecektir.
Buraya kadar irdelediğimiz konu, bu güne kadar meslektaşlarımla da farklı profillerden ele alınan kirazın ülke ekonomimizdeki yeri ve ülkemizde bu sektörün yaşadığı gelişmeleri ana hatları ile gündeme getirmektedir. Bu kadar ciddi ve ülkemiz için önemli olan bu konu, çok önemli sorunlarla karşı karşıyadır. Üreticimizin kendi gayretleri ile ürettiği kirazlar, fırsatçı vasıfsız aracı kişiler aracılığı ile değerinden çok düşük bir fiyata alınmaktadır. Bu durum, büyük emek ve zaman harcanarak yapılan kiraz üretiminin cazip olmasından çıkıp, üreticiyi atacakları adımlardan geri bırakmaktadır. Ülkemizde bilinçli kiraz üretim ve pazarlamasının ideal konuma getirilmesi için neler yapabirizi sıralamaya çalışalım:
*Kiraz üreticilerine iyi bir eğitim verilmeli ve sertifikalı üretici konumuna getirilmeli.
*Kiraz dikiminden önce bahçe seçimi, toprak ve nemotat tahlilleri için yol gösterilmeli ve tahlil laboratuar imkânları üreticinin ayağına getirilmeli.
*Sertifikalı üreticiler muhakkak bir danışman gözetiminde çalışmalı, ilaçlama ve gübreleme takvimi danışman eşliğinde yapılmalı.
*İhracat niteliğinde kiraz üretilen bölgelerde soğuk hava depoları en son teknolojiye uygun şekilde tasarlanmalı ve bu sektörde çalışacak insanlara gerekli eğitim verilmeli.
*Üreticiler birlik oluşturmalı ve Pazar fiyatını kendileri belirleyerek vasıfsız aracı alıcılarını devre dışı bırakmalı.
*Sertifikalı ve bilinçli üretim yapan üreticilerin ürünleri öncelikli olarak markalaşabilmeli ve pazarda yerini alabilmeli.
*Oluşturulan üretici birlikleri, Tarım Araştırma merkezleri ile iletişim halinde olmalı ve geliştirilen AR-GE çalışmaları daha kolay hayata geçirilebilmeli.
*Bölgesel kirazların tanıtımı, teknoloji ve gündemdeki iletişim araçları ile ülke çapına duyurulmalı ve bölgeler arası rekabet arttırılarak ideal kiraz üretimi ve pazarlanması sağlanabilmeli.
Bütün bunların gerçekleşebilmesi için öncelikle üreticilerimiz kendisine inanmalı ve ciddi bir birlik için kolları sıvamalıdır. Fırsatçılara ve piyasa cambazlarına göz açtırtmamak için, eğitime ve gelişmelere açık olmalıdır. Elbette ki böyle ciddi bir pazar payı olan kirazın üretim ve pazarlama aşamasında üreticimizin tek başına piyasaya çıkması ve başarması imkânsızdır. Bunun için Tarım Bakanlığı, Valilik ve AB uyum çerçevesinde MEB, Yerel yönetimler kirazcılık üretimi ve pazarlamasında ciddi destek sağlamalıdır.
Karşılaştığımız problemleri tanımlamaya başladığımız anda çözüm için adım atmamız gerekmektedir. Yoksa bildiğimiz sorunlar, bilemediğimiz pek çok sorunu da beraberinde getirir.
Sağlıklı ve mutlu nesiller istiyorsak, duamızı gayretlerimizle perçinlemeliyiz…
Emine Aktaş
Ziraat Mühendisi
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!