Gıdalarda Etiket Sorunu ve Marketlerde Gülerek Dolaşan Uzmanlar

etiketler.jpg

Değerli tüketiciler (yani hepimiz).

Ben bir tarım, gıda uzmanıyım. Paketli gıda ürünlerini satın alırken, etiketlerini incelerken bazen markette kendi kendime gülüyorum. Aslında ağlanacak bir durum olmasına rağmen o sırada belki ancak gülerek tepkimi belirtiyorum. Gelin size bu manasız görünen gülmelerimin sebebini anlatayım.

Önce teker teker ürünlere bakalım:

 

Bal:Marketten bal alırken markasından ziyade üretim tarihi, dolum tarihi gibibilgileri incelerim. Sonra da fiyatları karşılaştırırım.


Geçen gün sevindirici bir gelişme ile karşılaştım. Ballarda bu tarih veizlenebilirliğe dair bilgiler gelişmişti. Şu an kavanozlu balların hepsinde:

  • Son tüketim tarihi
  • Dolum Tarihi
  • Üretim Yılı bilgileri, var.

Bu bilgilerin 2005/49 sayılıTürk Gıda Kodeksi Bal Tebliği’ nin 13. maddesinin c fıkrası gereği (Buradaşöyle deniyor: "Etikette balın hasat yılı; üretim tarihi olarak, balınambalajlandığı tarih; dolum tarihi olarak ifade edilecektir.") konulduğunuanladım.

Örneğin benim aldığım balın son tüketim tarihi 23.12.2010 imiş. Dolum tarihi23.06.2009 ve üretim yılı 2008 imiş.

Yani bu bal 2008 yılının baharında açan çiçeklerden alınan nektarlar ileüretilmiş. Bal hasadı tahminen yaz mevsiminde yapılmış.

Yaklaşık 1 yıl boyunca nerede, ne koşulda saklandığını bilmediğimiz şekildesaklanmış ve bir bal kavanozlama ve satış firmasına verilmiş. Bu firma da23.06.2009 tarihinde balı kavanozlamış. Bugün 30.07.2009 olduğuna göre ben debu balı 1 ay içerisinde almışım.

O kadar da kötü değil. Tabi rafta 2006 yılı üretimi ballar da olduğunu dagördüm. Düşünün 3 yıldır tüketilmeden bekliyor ve birileri etikete bakmadan yada baksa bile önemsemeden bunu tüketecek. Görünce üzülerek güldüm.

 

Süt:

Marketten günlük süt alıyorum. Biliyorsunuz bu süt 3 günden fazla dayanmayarakbozuluyor. Bazı marka ürünlerde üretim tarihi ve son kullanma tarihi yazıyorkenbazılarında sadece son kullanma tarihi yazıyor. Sadece son kullanma tarihiyazanlarda ben o ürünün ne zaman üretildiğini beyan olarak alamıyorum. Firmabana son kullanmam gereken tarihi tebliğ ediyor sadece.

Oysa içeceğim sütün ne zamanüretildiğini bilmeye hakkım olmalı, tahmin yaparak bulmamalıyım.

 

Zeytinyağı:

Tüm bunlarım en ilginci ve kötüsü ise zeytinyağı. Zaten bu şekilde olmasa ididünyaya zeytinyağı pazarlamada bu kadar sorunlarımız olmaz, bir kaç istisnahariç kalitede yerlerde sürünmezdik.

Son aldığım zeytinyağında üretim tarihi ve son kullanma tarihi bilgisi var.

Buna göre üretim tarihi 22.12.2008 ve son kullanma tarihi 22.12.2010.

İşte bu gerçek bir komedi. Ancak bu komediye gülerken, aslında halimizinacınacak olduğunu bilmemiz lazım.

Üretim tarihi ne demek? Burada bahsedilen üretim değil zeytinyağının dolumtarihi! Ülkemizde genelde üreticiler zeytinlerini kendileri sıktırır ve uygunbir zamanda gidip fabrikaya satarlar. Fabrika da zeytinin asitliğine bakarakfiyat tespiti yapar ve zeytinyağını alırlar.

Yoksa (genel olarak) zeytinyağı üreten firmalar, zeytinlerinin hasat vaktigelen üreticilere gidip “bahçedeki ürüne şu kadar veriyorum. Ben hasat ettiripsıktıracağım.” demez. Ya da zeytinyağı firmalarının zeytini hasat edip yağınısıkacakları büyük zeytinlikleri yoktur.

Ki böyle durumlar olsa bileetikette özel olarak belirtilmelidir. (Böyle uygulamalar yapan kalitelizeytinyağı üreticileri bu detayları etikette zaten veriyor. Bu zeytinyağlarınınfiyatı da normalinin en az iki katı oluyor.)

Bana göre zeytinyağında üretim tarihi, o zeytinin sıkım tarihidir. Zatenzeytinler sıktırılmadan uzun süre depolanamadığı için sıkım tarihi, banazeytinin ne zaman hasat edildiği bilgisini de verir. Ancak bunu bilmeyentüketicinin de balda olduğu gibi en azından üretim yılını bilmeye hakkı vardır.Mevcut etikette zeytinin hangi yıl hasat edildiği asla bilinememektedir.

Örneğin Milas’ ta bir üretici (ki ben Milas’ ta bu gibi olaylara çok şahitoldum) 2003 yılında zeytini hasat eder ve gider sıktırır.

Üreticiler bu bölgelerde zeytinyağını sigorta parası gibi kullanır. 2004 ‘ tezeytin sıktırmaz çünkü bu bölgelerde ağaçlar hasat edilirken dövüldüğü ve zararverildiği ve ağaçlara bakım yapılmadığı için zeytin bir yıl olur, bir yılolmaz.
2005’te tekrar bir parti zeytin sıktırır. Onu da saklar. Ve diyelim ki 2007’ nin Haziran ayındaparaya sıkışır. Zeytinyağı fiyatları da iyice yükselmiştir. Zeytinyağınınhepsini satar.

O zeytinyağını fabrika 2007 Haziran’ da alır. Stoklarına koyar. Ve belki de2008 Aralık ayında tenekeler. Ve ben bir ay sonra satın alırım.

Yani belki de ben artık tarihi değeri olan bir meyve suyunu tüketiyor olabilirim(zeytin meyve ve dolayısı ile zeytin yağı bir meyve suyu-yağıdır). Lakin benimyağını tükettiğim zeytinler 2003 yılında varlardı. Aradan 6 yıl geçti.Düşünsenize
2003'te sıkılmış bir portakalın suyunu içtiğinizi...

Hem de bunun sağlığa çokyararlı bir lokman hekim ilacı olarak her yerde sunulduğunu...

Gülmez misiniz bu duruma?

Belki bunları okuyanlardan bazıları “yok canım, asitliğine bakılıyor. O kadareski yağ anlaşılır” diyecekler. Anlaşılacağına emin olmasınlar.

Ve belki bazıları “zeytinyağına bir şey olmaz. 10 yıl sonra bile tüketilir.Hatta daha güzel olur” diyecekler. Birincisi bu doğru değil. Çok iyi (karanlıkve serin ortamda) saklansa bile zeytinyağı en 1 yıl içinde tüketilmelidir.

Ayrıca 10 ya da 20 yıl içinde bile bozulmayacak ise bile (ki bu doğru değil) budurum benim tüketici olarak zeytinin ne zaman üretildiğini, ne zamanşişelendiğini öğrenme hakkımı engellemez.

Ben tüketici olarak tükettiğim zeytinyağının zeytinlerinin en azından hangi yılhasat edildiğini ve hangi gün sıkıldığını bilebilmeliyim.

Ambalaj etiketinde üretim tarihi değil sıkım tarihi yazılmak zorunda. Ayrıcabunun yanı sıra hasat yılı olmak zorunda. Hem sucuk, hem fasulye, hem kuruyemişhem de zeytinyağına aynı etiket bildirim şekli kullanılamaz. Kullanılırsa böyleolur işte.

Ayrıca sadece son kullanma tarihi koymak da başka bir eksiklik ve yanlış.

Batılı ülkelerde son kullanım tarihi yanında “best before” denen, yani o ürünüen sağlıklı ve besin değeri en yüksek olarak tüketilebilecek bir tarih dahaolur. Bunun da mutlaka eklenmesi gerekir.

 

Yumurta:

30 adetlik bir viyol yumurtaaldınız. Üretim tarihi 17 Temmuz 2009 ve son kullanma tarihi 14 Ağustos 2009yazıyor. Maalesef bu da komik bir beyan.

Çünkü yumurta üretici tarafından genelde bir depoda bir hafta boyuncabiriktirilir. Sonra bunun viyolleyip dağıtacak firmaya gönderilir. Bu durumdabu üretim tarihi neyi anlatıyor? Tavuğun yumurtladığı tarihi anlatmadığı kesin.Büyük ihtimal bu tarih yumurtanın viyollendiği tarih. Firmada kaç gündepolandığı vs. gibi şeyleri bilmemiz imkansız.

Bu durumda tüketici anlamsız bazı tarihler ile yanıltılıyor.

Sonuç ve Yorumlar:

Bal bozulur mu? Zeytinyağıbozulur mu? Süt ne zaman bozulur? Yumurta kaç gün dayanır?

Üreticilerin, ürünleri ambalajlayanların ve çeşitli karar vericilerin tüketiciadına tepeden inme kararlar vermek yerine, şu soruların cevaplarını tüketiciyebildirecek ürüne özel etiketleme mevzuatlarını oluşturmaları zorunudur:

  • Bu ürün ne zaman (en azından hangi yıl) hasat edildi? (örneğin zeytin, bal)
  • Hangi bölgeden hasat edildi (tercihen şehir hatta mümkünse üretici ismi)? (zeytin, bal, yumurta, süt)
  • Bu ürün ne zaman paketlendi? (Gün dahil tam tarih ve üretim tarihi olarak değil paketleme tarihi diye yazılmalı)

Ayrıca araştırma sonuçlarınadayanarak şu bilgiler de verilmek zorunda: (ve bu tespitler şu an olduğu gibiüreticiyi değil tüketiciyi koruyacak şekilde yapılmak zorunda)

  • Ürün en iyi haldeyken tüketilebilecek son tarih (best before)
  • Son kullanma tarihi
  • (Hatta) Tüketiminin tehlikeli olabileceği tarih (özellikle süt, deniz ürünleri, kuruyemişler, baharatlar)

Sonuçta bir ürününtüketilebileceği en iyi tarih, o ürünün hasadına en yakın olan yani en tazeolduğu tarihtir. Hasat/gerçek üretim tarihi geçtikçe üründe mutlaka besin kaybıolur. Bu durumda ürünün fiyatı da düşmelidir. Örneğin geçen sene hasat edilipsıkılmış ve 10 birim E vitamini içeren zeytinyağı ile 5 yıl önce hasat edilipsıkılmış ve 2 birim E vitamini içermesi beklenen zeytinyağı arasında farkolmalıdır.

Ve tüketicinin hem sağlığınıhem ekonomisini etkileyen detaylı üretim tarihi bilgisine ulaşması çok önemlibir insan hakkıdır.

** *

İşte değerli tüketiciler.Size markette neden ürünleri elime aldıkça güldüğümü açıkladım.

Artık markette ürünleri eline alıp etiketlerini okudukça gülen birisini görürsenizşaşırmayın.

Büyük ihtimalle aslında o, duruma ağlamak isteyen bir tarım, gıda uzmanıdır.

Saygı ve sevgilerimle,
H. Ozan Erzincanlı



Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!
Yorum ekle

Yorum ekle

    • bowtiesmilelaughingblushsmileyrelaxedsmirk
      heart_eyeskissing_heartkissing_closed_eyesflushedrelievedsatisfiedgrin
      winkstuck_out_tongue_winking_eyestuck_out_tongue_closed_eyesgrinningkissingstuck_out_tonguesleeping
      worriedfrowninganguishedopen_mouthgrimacingconfusedhushed
      expressionlessunamusedsweat_smilesweatdisappointed_relievedwearypensive
      disappointedconfoundedfearfulcold_sweatperseverecrysob
      joyastonishedscreamtired_faceangryragetriumph
      sleepyyummasksunglassesdizzy_faceimpsmiling_imp
      neutral_faceno_mouthinnocent
Okunamayan kodu yenilemek için resmin üstüne tıklayınız