
Geçen yıl 21 Aralık tarihli yazımızda Türkiye’ye çay tarımını getiren ve ülke tarımı ile ekonomisine büyük katkıları olan hemşerimiz Muğlalı Ziraat Mühendisi Zihni Derin’in başarılı öyküsünü belirtmiştik. Keza çay kültürüne ülkemizin katkılarını da kısaca gözden geçirmiştik.
Bu defa günlük hayatımıza sabah kahvaltısından başlayarak ikindi çay saatlerinde ve akşam sohbetlerimizde vazgeçilmezlerimiz arasına giren çayın faydalarını ve zararlarını genel çizgiler içerisinde açıklamak istiyorum.
Türk insanının damak tadının ayrılmaz bir parçası haline gelen çay tüketimi ile ilgili bilinmesi gerekenler şöylece özetlenebilir.
ÇAYIN FAYDALARI
• Antioksidan olarak çay: Çay antioksidan etkisiyle özellikle yağların oksidasyona uğramasını ve muhtemel toksin oluşmasını engeller.
• Kanserden koruma: Kansere neden olan kimyasal maddelerin çaydaki polifenoller sayesinde tesirsiz hale getirilmesi veya bloke edilmesi suretiyle kansere karşı koruyucudur.
• Kolesterolü düşürme: Araştırmalarda gerektiği kadar çay içildiğinde kötü kolesterolün düştüğü görülmüştür.
• Antibakteriyal ve antiviral etkisi: Çayın ana bileşenlerinden olan catechin’ler birçok hastalığa yol açan mikroorganizmalara karşı antibakteriyal ve antiviral olarak koruyuculuk yapmaktadır.
• Çay içindeki florid nedeniyle diş çürüklüğünü önler
• Kan dolaşımını kolaylaştırır, uyku halini giderir.
• Yorgunluğu engeller. Bu özelliği nedeniyle ders çalışan veya sınavlara hazırlanan öğrencilerin uzun gecelerinin favori içeceğidir.
• Gergin bir cilt sağlar.
• İdrarı temizler. Kandaki zehirli maddelerin çabuk atılmasını sağlar.
• Tip-2 diyabet (insilün iğnesi gerekmeyen) hastalara yardımcı olduğu kanıtlanmıştır.
• DNA hasarınızı ve osteoropozdan korur.
ÇAYIN ZARARLARI
Çay faydaları yanında bilinçsiz bir şekilde ara vermeden sabahtan akşama kadar içilmesi halinde zararlı olabilmektedir.
Çay yemeklerden 1 – 2 saat önce veya sonra; şekersiz veya az şekerli ve Günde 5 – 6 bardak içilmelidir.
Gün içerisinde içilen çayın şeker ilavesi yapılarak tüketilmesi ve öğünlerle beraber tercih edilmesi, sağlık açısından olumsuz etkilerin oluşmasına neden olmaktadır.
• Demir emilmesini azaltır. Öğünlerle birlikte içilen çay, demir emilmesini yani vücuda faydalı olmasını önemli derecede azaltmaktadır. Çünkü çay içerisindeki tanenler besinlerden alınabilecek demir emiliminin azalmasına ve faydalanmadan vücuttan dışarı atılmasına neden olmaktadır.
• Aşırı tüketime dikkat: Çay içerken dengeli tüketime ve şeker dozunun iyi ayarlanmasına dikkat etmek gerekir. Uzmanlar günlük çay tüketiminin 5 – 6 bardaktan fazla olmamasını tavsiye ediyor.
• Gün içinde aşırı tüketilen çay; sinir bozukluğu, kabızlık, yüksek tansiyon, el titremesi, baş ağrısı, sıkıntı ve uykusuzluğa neden olabilmektedir.
• İdrar miktarının artışına neden olur. Çayda okzalat fazla olduğundan böbreğinde kum ve taş olanlara çay zararlı olabilmektedir.
• Genel bir kuralda olduğu gibi çayın da “Azı Karar Çoğu Zarardır”.
Şimdi de demlikte kalan çayın bizlere sağladığı bazı faydalardan bahsetmek istiyorum.
• DEMLİKTE KALAN ÇAYI ATMAYINIZ
• Boğazınız mı ağrıyor? Posaları süzdürüp soğuyan demi gargara olarak kullanın.
• Buzdolabınız koku mu yapıyor? Demlikte kalmış çay posalarını kurutup bir kap içinde buzdolabının orta rafına yerleştirin. Kokudan eser kalmayacaktır.
• Ayağınız mı kokuyor? Ilık çay dolu leğene ayaklarınızı daldırın yeter.
• Cildiniz çok mu kuru? Üzülmeyin. Banyodan çıkmadan son su olarak bir çaydanlık çay ile teninizi ovuşturun, balsam görevi görür.
• Eliniz balık, soğan mı kokuyor? Dert edinmeyin. Balık ayıkladınız, ellerinizi sabunla yıkadınız ve hala eliniz balık kokuyor ya da soğan soydunuz, soğan kokuyor. İşte yine kurtarıcınız yine çay. Elinizi demli çayla yıkayın. Bakın bakalım hiç koku kalmış mı?
• Gözünüz çapak mı yapıyor? Bir bardak içine alacağınız ılık çaya batırılmış pamuk ile gözlerinize ve etrafına uygulayın. Çapaktan eser kalmayacaktır. Ben denedim, faydasını bizzat gördüm.
• Saçınız donuk, mat mı? Sakın üzülmeyin. Saçınızı yıkadıktan sonra son su olarak bir çaydanlık ılık çayla durulayın. Bakın saçlarınız nasıl ışıl ışıl ışıldıyor.
• Yemek yerken dilinizi mi ısırdınız? Dert edinmeyin yine ilacı çaydanlığınızdaki çaydır. Ağzınızı günde üç defa çalkalayın. Diliniz dokuz yerine üç günde iyileşecektir.
Özetle;
Türk misafirperverliğinin bir göstergesi olarak en önemli ikram içeceğimiz olan ve bizlerin damak tadımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen çayın sayısız faydaları yanında bazı sakıncaları da bulunmaktadır.
Bildiğimiz gibi her güzelin mutlaka bir kusuru da vardır.
Yine her şeyin azı karar, çoğu zarardır genel kurallarını unutmamak gerekmektedir.
Bilinçli olarak içeceğiniz tavşan kanı çayınız yine benden olsun.
Afiyetle içiniz.
Prof. Dr. Mustafa AYYILDIZ
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!