Öteden beri dikkat çekmeye çalışıyorum.Özellikle kırsal bölgede tarımsal hammaddeyi işleyip sanayi ürünü haline getiren küçük ve orta ölçekli işletmeler aslında daha fazla ilgiyi hak ediyor.Başka bir ifade ile yıllık azami 5-10 milyon lira dolayında satış hacmine sahip tarımsal KOBİ’lerin yarattığı katma değer küçümsenecek gibi değil.Söz konusu işletmeleri ihracata yönlendirmeye çalışmak bu açıdan daha da önem taşıyor.İmalatçı olarak faaliyet gösteren tarımsal kalkınma kooperatifleri ise ayrı bir yazı konusu…Bir de Ege kırsalının büyük tarımsal potansiyelini değerlendirmek isteyen yeni sanayiciler var.Bu yeni tarımsal sanayi işletmelerinin sayısının mutlaka artması gerekiyor.Alın size somut bir örnek;Aydın’ın Nazilli ilçesinde Şubat 2008’de faaliyete geçen Agriata Tarım Ürünleri AŞ’nin genç ve eğitimli yöneticisi Emre Atalay ile sektöre yeni bakış açısını konuştuk.
MEYVENİN SINAİ ÜRÜNE DÖNÜŞMESİ-Firma işe 60 dönümlük arazide Hicaz narı yetiştiriciliği,depolaması ve ticareti ile başlıyor.Amaç bu son yıllarda çok rağbet gören güzel meyveyi sınai ürüne dönüştürecek bir işleme tesisi ile yüksek katma değere ulaşabilmek.Bu arada kendisinin hem tüccar hem de üretici olduğunu söyleyen Emre Atalay,piyasanın daha çok tüccar hakimiyeti altında olmasını eleştiriyor.Özellikle yaş meyve ve sebze sektörünün köhne yasalarla yönetildiğini,piyasada söz sahibi olan şirketlerde de kurumsallıktan uzak bir yapı olduğunu söylüyor.
İYİ TARIM UYGULAMALARI-Agriata Tarım Ürünleri AŞ,2008 yılından itibaren emekli öğretim üyesi Prof.Dr.Nafiz Delen’in danışmanlığında nar meyvesi yetiştiriciliği yaparken,bir yandan da İyi Tarım Uygulamaları (İTU) sertifikası alıyor.Emre Atalay,”Arazimizde ruhsatlı sondaj ve damla sulama sistemi dahil her türlü altyapıyı kurduk” diyor.Ancak asıl fark yaratacak yatırım 2009 yılı Eylül ayında Chiller Merkezi Sistemli Soğuk Hava Depoları ve Çilek Ön Soğutma Tesisi’nin devreye girmesiyle gerçekleşiyor.Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı (KKYDP)’ndan alınan destekle hayata geçen işletmenin hedefi kendi bahçesinde üretilen nar meyvesi ve çevredeki diğer bahçe ürünlerini değerlendirmek ve bölge ekonomisine katkıda bulunmak.
ATMOSFER KONTROLLÜ SOĞUTMA-Tesisin saklama odalarına ‘Atmosfer Kontrol’ adı verilen soğuk havanın bir üst teknolojisine uygun ve ayrıca Smart Fresh uygulamalarında kullanılabilen-gaz sızdırmazlık alt yapısı kurulmuş.Meyve ve sebzelerin kaliteli ve uzun süreli saklanmasına imkan tanıyan geniş yüzeyli soğutucu grupları var.Yani gerçekten görülmeye değer bir tesis.Hep vurguladığım tarım-sanayi ve teknoloji bütünleşmesinin güzel bir örneği.
YAŞ ÜRÜNDE BÜYÜK FİRE-Ülke tarımı yaş meyve ve sebzede çok ciddi oranlarda ürün kayıpları yaşıyor.Yani hasattan raf ömrüne kadar geçen süre içinde verilen fire çok yüksek.Tam da burada,Emre Atalay,”İşte” diyor,”Soğuk hava sistemine entegre edilen atmosfer kontrolü sayesinde depodaki ürünler ‘komaya’ sokularak hasattaki tazeliğini ve değerlerini çok daha uzun süreler koruyabiliyor.” Böylece ürünler ekonomik değerini yitirmeden aylar boyunca hep aynı kalitede piyasaya arz edilebiliyor.Tabii ihracat ve rekabet şansı da o ölçüde yüksek oluyor.Sonuç olarak hem üretici hem de satıcı firma ortaya çıkan katma değerden payını alabiliyor.
İHRACATA YÖNELMEK ŞART-Atalay’a göre,yaş meyve ve sebze işletmeleri mutlaka ihracata yönelmek zorunda.Bu yüzden kesme çiçeğin yanı sıra her türlü yaş meyve ve sebzenin ön soğutma ve depolama hizmetlerini sağlayan Agriata Tarım Ürünleri AŞ,gıda güvenliği ve kalite odaklı üretime özel bir önem veriyor.Sezonda günlük 50 dolayında işçi istihdam eden firmanın temel vizyonu;yalnızca kendi ürettiği ürünler ile kaliteli ve niş ürün arz eden üretici/ihracatçı olabilmek…
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!