Zor dostum Zor!
Cumhuriyetin 95. yılında sessiz sedasız cumhurun isteği ile sistem değişikliği oldu. Pek çok ilklerin ve değişikliğin olduğu yeni sistemde biz ziraatçıları ilgilendiren iki konu; iki ayrı bakanlığın Tarım ve Orman Bakanlığı olarak birleştirilmesi ve yeni atanan Tarım ve Orman bakanı Dr. Bekir PAKDEMİRLİ’ nin kim olduğu tarım ve orman sahasındaki teorik ve pratik bilgi ve deneyimi.
Sayın Bakanın daha ilk demecinde bu konuya ne kadar uzak olduğu ve tarımdaki ülke beklentisinin yine bir başka bahara kaldığı anlaşıldı.
İşin başında peşin ve önyargılı gibi konuşacağım ki umarım mahcup olurum. Maalesef ülke olarak bir ilimiz kadar toprağı bulunan ülkelerin yılda 80 -90 milyar dolarlık ihracat yapmalarına seyirci kaldığımız bir yana, çözülmeyi bekleyen yüzlerce sorun içerisinde daha tarımın “T” sinden haberi olmayan bir bakanla devam edileceğinin duyurulması tüm tarımcılar gibi bizde de büyük bir hayal kırıklığı oluşturdu.
Bu ülkede tarım ve tarımcı neden önemsenmiyor? Tarımın ve dolayısıyla gıda üretiminin geleceğin en büyük ihtiyacı olduğu bilinmiyor?
95 yıllık Cumhuriyet tarihinde 80 adet Tarım Bakanımız gelmiş geçmiş ama bunların sadece 9 tanesi tarımcı. Son 20 yıl da görev yapan Tarım Bakanlarında da yok. Son Mehdi Eker diyeceksiniz ama maalesef o da Tarımcı değildi… Buna sebep nedir? Ülkemizde bakanlık yapabilecek tarımcı mı yok?
Daha soğuk zincir nedir, LD50 nedir, Fumigasyon nedir, aşılama teknikleri, GDO, Hibrit tohum vb. binlerce teknik tarımsal terimleri sayın yeni bakanımız ilk kez duyacak. Alt kadrodan gelecek çözüm önerilerine hangi birikimlerine dayanarak karar verebilecek? Sorunların gerçek mi suni mi zincirleme bir sorun mu olduğunu nasıl ayırt edecek? Birbiri içerisine girmiş yüzlerce üretim modelini, üretici psikolojisini ve taleplerini nasıl değerlendirecek?
Bir ülke düşünün ki; mevsimlik çiçek ve dış mekan süs bitkilerini lüks tüketim sayarak üreticiye %18 KDV uygulanmasının neden yapıldığını 15 senedir defalarca üretici birliklerinin izah etmesine rağmen çözüm hususunda çaresiz kalan bakanlarla bu iş nereye kadar olur?
Bir bakanlık düşünün ülkesinde nerede ne yetiştiriliyor? ülke ihtiyacı nedir? ne kadar üretme kapasitemiz var? Bunların plan ve programlanmasının dahi yapılmasını bilmiyor, bilenlere de yetki verilmiyor..
Bir Bakanlık düşünün; 100 bin gerçek üyesi, 350 bin sayfalık dijital tarım kütüphanesi, 5 milyon tarımsal haber, yüzlerce video içeren ve tüm bu hizmetleri gönüllü ve bedelsiz olarak ülke tarımcılarının hizmetine sundukları halde ülkenin en büyük ve aktif tarım web sitesi idarecilerinin defalarca Tarım Bakanından görüşme talep etmesine rağmen bir Türlü Tarım bakanına ulaşılamayan ve görüştürülmeyen…
Dünyada 3. Nesil tohum aşaması ( Standart, Hibrit, GDO ) dönemi aşılmış yeni 4. Nesil Genetiği mühürlenmiş tohumlar üzerinde çalışmaların başladığı bir devrede, bu konulara bi haber bakan nasıl karar verecek ve bu alanlarda ülkemiz nasıl söz sahibi olacak?
Şimdi tekrardan defalarca yeni Tarım Bakanımızdan görüşme talep edeceğiz, sorunlarımızı dile getirmek için ama ümitlimiyim? kesinlikle hayır. Bürokrasiyi aşıp Bakana ulaşma şansımız maalesef yok.
Önümüzdeki yıllarda, bugün patates, soğan yarın domates ve bir sonraki gün pirinç vb. gibi ürünler üzerinde oynanan oyunlar sürekli devam edecek. Yeni Bakanımız konuyu anlayıp çözüm geliştirene kadar iş işten geçecek…
Kısacası yeni Tarım ve Orman Bakanımıza görevinde başarılar diliyoruz. Başarılı olması için kendilerine ulaşıncaya ve bizleri de dinleme lütfunda bulununcaya kadar her türlü destekte bulunacağız. Görüşme talebimize olumsuz cevap verilmesi veya muhatap alınmama kararını öğrendiğimiz takdirde ise ilk hatalı kararlarında objektif ve yapıcı eleştirilerimizi hakikatin gün yüzüne çıkarılması için çekinmeden yayınlayacağımızı da bilmelerini isteriz.
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!
Yorumlar 14