Gelibolu’nun adı Ülke sınırlarını aştığını ve her yıl binlerce turistin, gelip gezmesinden anlaşılıyor.
Gelibolu, Çanakkale’nin en önemli liman şehri olması yanında, Tarihi dokusu en az bozulan, Yakın tarihimizdeki Savaş anılarını en canlı koruyan bir şehrimiz. Her sene Başta Anzaklar olmak üzere binlerce Yabancı insanlar ve ülke içersinden yüz binlerce ziyaretçinin gezdiği bir mekan bu kadar çöplük içersinde nasıl olur anlamak mümkün değil.
Gelibolu ilçesine 5 kilometre mesafede bulunan Sürek Ovası Mevkiindeki çöp döküm alanı Karayolu ile Şehrin hemen girişinde. Daha şehri görmeden, Çöp yığınları ve her tarafa savrulmuş poşetler sizi karşılıyor. Türkiye’nin dört bir yanından Atalarının şehit düştüğü mekanı ziyaret için gelen binlerce öğrenci ve vatandaş bu kadar vefasızlık karşısında ilk şokunu yaşıyor.
Sahile yaklaşık 50 m mesafedeki İkinci Beyazıt’ın damadı olan Kaptan-ı Derya Damat Sinan Paşa, eşiyle birlikte yattığı Anıt Mezarın kapısı yok olmuş, Kabri delik deşik yıkılmaya yüz tutmuş. Bu nasıl bir anlayış, nasıl bir vefa. Dünya’nın en büyük Mevlevihane’si etrafı yabani otlardan ve pislikten girilemez olmuş.
Feneraltı mevkiinde, Kaya içinde oyulmuş küçük bir giriş ve küçük bir odadan ibaret olan ve Çilehane ayyaşların meyhanesine dönmüş. Her taraf bira şişeleri ve içki şişe kırıkları ile dolmuş. Çevreçiler nerede, neden sesi çıkmaz!
Kısacası bu nasıl bir Belediyecilik anlayış anlamak mümkün değil. Gelibolu’nun neresine el atsanız dökülüyor. Ne hayaller ile gelip nasıl bir düşüncelerle insanlar ayrılıyor onu da sizin ferasetinize bırakıyorum.
Gelibolu yerleşik nüfusu 26 bin olmasına rağmen yazın 50 bine yaklaşıyor. Beklide yerel idarenin dar geliri ile bu hizmetleri yerine getirmede geç kalıyor olabilir. Ancak Gelibolu için üretilecek her proje ödeneğine Ankara’dan hiçbir kimsenin yok diyeceğini de düşünemiyorum. Önemli olan ayağı yere basan projelerle ortaya çıkmak.
Gelibolu için hiçbir ideoloji ve siyasi görüşün ileri sürülmemesi gerekiyor. Gelibolu yarımadası Bu ülkenin sönmüş küllerinden yeniden doğuşun ilk ocaklarından.
İşin diğer tarafı, Gelibolu’da yaşayan insanlarımızın Gelibolu’ya sahip çıkmaları gerekiyor. Yerel idarecileri çalışmaya ve proje üretmeye zorlamaları gerekiyor. Burada kendileri yaşıyor. Güzel bir çevrede yaşamak, gelen yerli, yabancı Turistlerden pay sahip olmak istiyorlarsa,hep beraber taşın altına ellerini koymaları gerekiyor. İlk iş olarak şehir girişindeki çöp dağlarından nasıl kurtuluruz bunun derdine düşmeliler.
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!