Bizde var olan bir alışkanlığı değiştirmek adına kaleme alınmıştır bu yazı. Ülkemizin pek çok yerinde değişik tür ve çeşitte bahçeler mevcut ve bunların hasad tarihleri de farklılıklar gösteriyor ancak farklılık göstermeyen bir şey var ki onunda adı meyve sonrası bakım. Genelde üreticilerimiz için ağaçları meyve verene kadar çok değerli, fakat sorun meyvenin toplanmasından sonra ağaçlara yapılması gereken gerek kültürel ve gerekse bitki besleme ile zirai mücadele işlemlerinde toplanıyor.
Ağaçlar meyve toplandıktan sonra yaşayacak derecede yapılan işlemler nedeniyle bir sonraki meyve yılına iyi hazırlanamıyor. Oysa ki ağaçlar üzerinde yapılacak işlemler meyve toplandıktan sonra daha özenle yaklaşılması gereken bir konu olup, bir sonraki meyve yılına ağacımızın en iyi şekilde hazırlamasına yönelik çalışmaları kapsamaktadır.
Bilinmesi gereken bir numaralı konu zirai mücadelenin devamlılığı; bu konuda ne yazık ki çiftçilerimiz yeterli özeni göstermediğinden yaz döneminde harekete geçen Capnodis zararlısının kök bölgesine bıraktığı yumurtalardan çıkan kurtların ağacı ölüme götüren zararı her yıl bahçedeki ağaç sayısını azaltmaktadır (özellikle kayısı, şeftali, nektarin, erik gibi türlerde). Bu zararlı ile ilgili düzenli ilaçlamaların yapılması gerekmekte olup aksi halde bahçedeki ağaç sayısında meydana gelen azalmaların önü esilemez.
Külleme hastalığı ile ilgili mücadelenin devamlılığı sağlanmalı çünkü bir sonraki yılın meyve gözlerine en çok etki eden hastalıktır.
Kırmızı örümcekler yaz aylarında faaliyetini en yoğun düzeye çıkaran zararlı grubu olup uygun şartlarda bitkinin büyümesini tamamen durdurur ve bitkinin bir sonraki yıl için hazırladığı besini tüketerek ağacın gelişmesini yavaşlatır.
Dut kabuklu biti ha keza kırmızı örümceklerin yaprağa verdiği zarara ek olarak direk gövdeden beslenme yaparak ağacımızın besinine ortak olur ve bitkiyi tamamen ölüme götürebilecek şekilde besinini tüketir.
Zararlı ve hastalıkların tamamını burada yazamayacağız ama bilinmelidir ki bu sebeplerle yaşanan verim kayıpları %30'lara kadar tırmana bilmektedir.
Bunların yanında özellikle yaz sıcaklarında bitkinin susuz bırakılmaması ve gerekli budama işlemlerinin yaz boyunca ağacı rahatlatacak şekilde tekrarlanması da en önemli hususlardandır.
Bitki besleme konusu da en az yukarıdakiler kadar önemli bir konu olup, bir sonraki yılın meyve dallarının ve meyve gözlerinin hazırlanmasında ağacın faydasına olacaktır. Meyveden çıkmış ve yorgun olan ağacın takviye besinlerle ki başta mikro element eksikliklerini gidermek için buna yönelik bitki besleme ürünlerinin gerekli dozda uygulanması şarttır. Bitki beslemede en önemli konu yapraktan yapılacak analizler ışığında programın uygulanmasıdır. Ülkemizde bir nebzede olsa toprak analizi konusunda dikkatli davranılsa da henüz yaprak analizleriyle ilgili yoğun bir uğraşı yoktur.
Yaprak analizi bize ne verir? Toprakta yapılan analiz sonucu durum tespiti yapılır ve görülür ki (genelde) toprakta var olduğu halde bitki bir yada daha fazla elementle ilgili eksiklik belirtileri sergilemektedir. İşte bu noktada yaprak analizi devreye girer. Toprakta var olduğu halde bitkinin çeşitli sebeplerle alamadığı element noksanlıkları yaprak analiziyle tespit edilip yapraktan uygulanan besleme ürünleri ile hızlı bir şekilde bitkideki ihtiyaç ortadan kaldırılır.
Sonuç olarak, bizlerin nasıl her öğünü düzenli olarak almamız gerekiyor ise bitkilerinde yıl boyunca ihtiyaç duydukları uygulamaların tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekiyor. Aksi taktirde her yıl kaybedilen ve güçsüz düşen ağaçlarımız nedeniyle bahçemizin verimi artmak yada sabit kalmak yerine azalmaya doğru gider. Verimli yaşam süresi kısalır ve bizde kar yerine zarar ortaklığına gideriz.
Simbiyosis yada ortak yaşam ile ilgili bir durum özeti yapayım. Bitkilerimize zarar veren yaprak bitleri ile karıncalar arasında sıkı bir dostluk vardır. Yaprak bitlerinin bitkilerden emgi yaparken çıkardıkları özsular karıncalar için bulunmaz bir hazinedir ve bu hazineye ulaşabilmek için karıncalar yaprak bitlerini korur. Kimlere karşı korur bizler için faydalı olan ve yaprak bitlerini yiyen avcı böceklere ve parazitlere karşı. Görüldüğü gibi bir canlı kendi çıkarı uğruna başka bir canlıyı koruyup kollamaktadır o halde bizde kendi çıkarımız için ağaçlarımızı korumalı kollamalı ve beslemeliyiz. Bol ürünlü nice yıllar dileği ile.
Saygılarımla,
Hacı Murat BERKSOY
Ziraat Mühendisi
Vitroplant Fidancılık
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!