ORGANİK MEYVE YETİŞTİRİCİLİĞİ

1. ORGANİK MEYVE YETİŞTİRİCİLİĞİNİN ÖNEMİ

Meyvecilik, tarımın uzun vadeli yatırım ve dolayısıyla iyi bir planlama gerektiren bir koludur. Meyve bahçesi tesisinden itibaren, gençlik kısırlığı dönemine bağlı olarak 3-4 yıl sonra ilk meyveler görülmeye başlar. Bunun yanında tür, çeşit, uygulanan tarım teknikleri ve ekolojiye bağlı olarak 8-12 yılda ekonomik verime başlanır. Yine ekonomik üretim dilimi aynı kriterlere bağlı olarak 30-50 yıl arasında değişim gösterir. Zeytin, nar gibi kendini yenileme özelliğinde olan meyvelerde bu süre 80-100 yıl olabilir. Böylece, meyveciliğin genel esaslarının özel koşullara ve isteklere göre uygulandığı iyi bir planlama ile uzun vadeli gelir getirici bir tür fabrika kurulmuş olur.

Ülkemizde meyveciliğin modern anlamda yapıldığı varsayıldığında, üretim genellikle ticari çeşitlerle yapılır. Ticari çeşitlerden öngörülen verimin alınması kültürel işlemlerin tam ve eksiksiz olarak yapılmasını gerekli kılar. Konvensiyonel meyvecilikte, çeşitli etkenlerle ilaç ve gübre kullanımında normalin üzerinde bir uygulama söz konusudur. Bunun sonucunda üretici açısından, ilaç ve gübre masraflarında gereksiz artış, zaman kaybı; tüketici cephesi ele alındığında; gereksiz masrafların yansıtıldığı bir ürün fiyatı, katkı ve kalıntı maddelerinin bulunan ürünleri tüketme; çevre açısından risk altındaki toprak ve su kirliliği demektir. Bu olumsuzlukların giderilmesi, önce ilaç ve gübrenin gerektiği kadar kullanılması, sonra minimuma indirme ve sonra organik gübre ve ilaç gibi girdilerin kullanımına öncelik verilmesidir. Yalnız, Konvensiyonel Tarımdan Organik Tarıma geçişte çok akılcı davranılması gerekmektedir.

Diğer taraftan, ekonomik, sosyolojik ve jeolojik nedenlerden dolayı modern tekniklerin uygulanamadığı ya da yetersiz uygulandığı, genellikle lokal çeşitlerle meyve yetiştiriciliğinin yapıldığı yörelerimizde organik yetiştiricilik ile dezavantajlı durumu avantaj haline mümkündür.

Geleneksel ya da modern meyvecilik olarak tanımlanan meyvecilik tekniklerinden organik (=ekolojik=Biyolojik) meyvecilik tekniklerinin uygulanması yolunda eğilimlere paralel olarak ortaya çıkan talebi değerlendirmek, mevcut durumu değerlendirmek ve atalarımızdan miras kalan mirası değerlendirmek amaçlanmalıdır.

 

2. ORGANİK MEYVE BAHÇELERİNİN KURULMA ESASLARI

 

Organik Meyve Yetiştiriciliği amacıyla bahçe kurmada dikkate alınması gerekli

esaslar Klasik ya da Konvensiyonel esaslarla benzerlik gösterir. Organik meyve bahçelerinin kurulması için başlıca iki faktörün ele alınması gereklidir; Ekonomik Faktörler ve Ekolojik Faktörler.

2.1.1. Ekonomik Faktörler

Kurulacak meyve tesisinde bitkilerden ekonomik olanların yetiştiriciliği yapılır. Üretilmesi planlanan ürünlerin uzun vadede gelecekteki arz talep dengesine bağlı olarak muhtemel sınırlamalar olabilir. Bu durum gelecekteki tüketim tercihlerinin değişmesine bağlı olarak değişim gösterebilir. Yine uzun vadede üretim girdilerinin maliyetlerinde artış olabilir.

Ekolojik Faktörler

Meyve ağaçlarının büyüme ve gelişmelerini etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Meyvelerde çeşitliliği belirleyen en önemli faktör genetik yapı ve çevredir. Örneğin 0900 Ziraat kiraz çeşidi , Gemlik Zeytini genel olarak her ekolojik koşulda aynı yapıyı gösterir. Bu çeşitler farklı yörelerde yetiştirildiklerinde, genetik yapı aynı kalmakla birlikte çevre şartlarından dolayı bazı değişimlere gösterirler. 0900 Ziraat çeşidi uygulanan kültürel tekniklere bağlı olarak, meyve tutum düzeyi, suda eriyebilir kuru madde içeriği, tat, olgunlaşma zamanı bakımından farklılıklar gösterir. Benzer ya da farklı ekolojide zaman içinde mutasyonlar ve çevre koşullarından etkilenmeler sonucunda 0900 Ziraat çeşidinin farklı türevleri oldukları ileri sürülen Dalbastı Malatya, Allahdiyen çeşitlerinde olduğu gibi zamanla bu durum genetik yapıda da kendini gösterir, farklı tip, klon ya da çeşitler oluşabilir. Bu durum zeytin için de geçerlidir. Nemli ve yağışlı bir iklimin egemen olduğu Marmara Bölgesinde ince bir kabuk yapısına sahip olan Gemlik Zeytini, daha kurak ve nem düzeyinin daha düşük olduğu İç Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde daha kalın bir kabuk yapısı oluşturur. Yine Aynı çeşit içinde farklı klonlar ortaya konmuştur. Görüldüğü gibi doğada sürekli bir gelişim ve etkileşim vardır. Genetik farklılık ele alındığında, oluşan ve genetik olarak farklı yapıda olan birçok ekotiplerden bulundukları çevrenin ekolojik şartlarına adapte olanlar yaşarlar.

Bitkilerin Büyüme ve Gelişmelerini Etkileyen Faktörler Sabit Faktörler ve Sabit

Olmayan Faktörler olarak iki ayrı gruba ayrılırlar:

Sabit Faktörler değiştirilemezler. Bahçe tesis edilmeden önce yapılacak ön etütlerde kesinlikle çok iyi analiz edilmeleri gerekmektedir. Toprak derinliği, rüzgar yönü ve şiddeti gibi faktörler bu gruba girerler.

Sabit Olmayan Faktörler ise değiştirilebilir faktörlerdir. Bitki besin maddesi içeriği bakımından bir eksiklik ya da dengesizlik varsa, uygun bitki besin maddeleri ile bu olumsuzluklar giderilebilir ya da elimine edilebilir. Rüzgara karşı rüzgar kıranlar tesis edilebilir, dikim sistemi buna göre değiştirilebilir. Bu nedenle sabit faktörler kadar sınırlayıcı olmamakla birlikte yapı değiştirilme ve önlem alma aşamalarının maliyetleri çok iyi hesaplanmalıdır.

 

2.1.2. İklim Faktörleri

 

Meyve yetiştiriciliğine etki eden iklim faktörlerinin meyve ağaçlarının büyüme ve gelişmeleri, fenolojik aşamalarda, meyve tutumundan olgunlaşmaya kadar olan dönem içindeki işlevlerinin bilinmesi ekolojik yetiştiriciliğin başarısı üzerine önemli derecede etkilidir. Meyve bahçelerinin kurulmasında büyük önem gösteren bu faktörlerin çok iyi bilinmesi, buna göre tür ve çeşit seçilmesi gerekmektedir.

Sıcaklık: Fotosentez, solunum, terleme, asimilasyon gibi fizyolojik

Fotosentez, solunum, terleme, asimilasyon gibi fizyolojik

olaylarda etkilidir. Meyvecilikte yapılan faaliyetlerde Maksimum düzeyde fotosentez, minimum solunum ile minimum enerji kaybı hedeflenir.

Sıcaklık farklı fenolojik aşamalarda çok etkilidir. Ilıman iklim meyvelerinde, çiçek oluşumunda belirli derecenin (7oC) altındaki düşük sıcaklık toplamı etkilidir. Meyvelerin olgunlaşması için yıl içinde belirli bir toplam sıcaklığa gerek duyulur. Bu sıcaklık tür, çeşitlere göre farklılık gösterir. Dalgalanan sıcaklık dereceleri çiçeklenmeye ve döllenmeye doğrudan etki ederler. Yine sıcaklık istekleri bakımından meyveler maksimum, minimum ve optimum sıcaklık derecelerine gereksinim duyarlar. Sıcaklık istekleri yıl içinde farklı gelişim dönemlerine göre değişir.

Sıcaklık değerleri sıfırın altındaki değerlere ulaştığında düşük sıcaklık zararı ortaya çıkar. Sıcaklığın kademeli olarak değil de birden düşmesi ile zarar artar. Düşük sıcaklık zararı tür ve çeşide, fenolojik aşamaya ve sıcaklık derecesine bağlı olarak değişim gösterir. Bu zarar sonucunda ikincil olarak enfeksiyon zararları ortaya çıkar. Bu nedenlerden tür ve çeşit bazında dolayı kritik yörelerde bahçe kurmamak, aşırı Azotlu gübreleme ve aşırı -özellikle- geç sulamadan kaçınmak, fosforlu ve Potasyumlu gübre uygulaması yapmak önerilir.

 

 

 

Işık: Fotosentez, solunum, terleme, asimilasyon gibi fizyolojik olaylarda

Fotosentez, solunum, terleme, asimilasyon gibi fizyolojik olaylarda

etkilidir. Meyveler farklı ışık yoğunluğu isterler. Yine ışık isteği de gelişim dönemlerine göre farklılık gösterir. Işık özellikle renk oluşumunu sağlayan maddelerin meydana gelmesinde etkilidir.

Nem: Bitki Besin maddelerinin taşınması ve çözünmesinde etkilidir.

Bitki Besin maddelerinin taşınması ve çözünmesinde etkilidir.

Bitki gelişmesi için gerekli olan turgor durumu da nem ile sağlanır. Su kaybı terleme yoluyla, topraktan buharlaşma yoluyla ve fotosentezde görülür.

Hava oransal nemi çiçeklenme döneminde döllenmede önemlidir. Döllenme aşamasında kuraklık ya da aşırı nem döllenmeyi olumsuz etkiler. Çiçeklenme döneminde fungal hastalıkların ortaya çıkmasında, çiçek dökümünde olumsuz yönde etkide bulunur.

Toprak Oransal neminin azlığında kuruma, fazlalığında ise yetersiz havalanma ve kök boğulması görülür. Bahçe kurma aşamasında yer, tür, çeşit, anaç seçimi ile uygun tarımsal tekniklerin uygulanması ile bu problemlerin zararları azaltılabilir. Solma Noktası ile Tarla Kapasitesi arasındaki su ise yarayışlı sudur. Sulama sıklığı ve verilen su miktarı, toprak tipi ve toprak işleme sistemleri gibi unsurlar toprak oransal nemine etki eden faktörlerdir.

Rüzgar: Hafif rüzgarlar Rüzgarla döllenen meyvelerde çiçek tozlarının

Hafif rüzgarlar Rüzgarla döllenen meyvelerde çiçek tozlarının

taşınması ve döllenmeye olumlu etkide bulunurlarken, sert rüzgarlar olumsuz etkide bulunurlar. Ayrıca, çiçek ve meyve dökümüne yol açarlar. Çok sert rüzgarlar ise sürgün, dal kırılması ve hatta ağaçların yıkılmasına neden olurlar. Rüzgar zararının engellenmesi amacıyla rüzgar kıranlar iyi sonuç verirler.

Toprak: Meyveler toprak derinliği ile aktif kök derinliği isteği

Meyveler toprak derinliği ile aktif kök derinliği isteği

Bakımından farklılık gösterirler. Topraklar da fiziksel özellikleri bakımından farklı ya

pılarda olabilir. Su tutma kapasiteleri, havalanma ve ısınma durumları bu yapıya göre

değişir. Taban suyunun yüksek olduğu topraklarda dayanıklı anaçların kullanılması,

seddelere dikim yapılması tavsiye edilir (Şekil 1).

 

 

 

Şekil.1. Seddelere tesis edilmiş armut bahçesi, arka planda rüzgar kıranlar

Yer ve Yöney: Meyvelerin tür ve çeşit özelliklerine bağlı olarak toprak

Meyvelerin tür ve çeşit özelliklerine bağlı olarak toprak

tipi, hava akımı, erkencilik, güneşlenme, minimum sıcaklık, yükseklik gibi faktörlere göre yer ve yöney seçimi yapılır. Örneğin, İlkbahar Geç Donlarından Kaynaklanan düşük sıcaklık zararına karşı bilinenin aksine güneye bakan yöreler daha emniyetlidir.

 

3. FİDAN ÜRETİM TEKNİKLERİ

 

Organik Meyve Yetiştiriciliğinde fidan üretiminde organik olmayan kullanımına izin verilmeyen Büyümeyi Düzenleyici Maddelerin kullanılmaması gereklidir. Bu nedenle tür ve çeşitler ile kullanılan anaçlara göre farklı üretim teknikleri uygulanır.

3.1. Generatif Üretim Teknikleri: Çöğür elde edilmesi amacıyla tohumların

Çöğür elde edilmesi amacıyla tohumların

çimlendirilirler. Çimlendirilme aşamasında çimlenmeyi uyartıcı ve hızlandırıcı hiçbir kimyasal yöntem uygulanmaz. Bunun yerine çimlenmeyi engelleyici maddelerin tohumdan uzaklaştırılması ve tohumların dış kabuklarının aşındırılması amacıyla katlama uygulaması yapılır. Katlama süresi, tür ve çeşide bağlı olarak 30-150 gün arasında değişir. Bunun için tohumlar, perlit ya da kum içerisinde nemli tutulacak şekilde uygun kaplarda 7-10 oC sıcaklıklarda bekletilirler. Tohumla çoğaltılan meyve tür ve çeşitlerine ait tohumlar mekanik yöntemle, suya daldırma ve suda bekletme ile çimlendirilebilir. Elde edilen çöğürlere aşı yapılarak istenilen tür ve çeşidin çoğaltımı yapılabilir. Bir diğer yöntem de dikim yerine doğrudan tohum ekimi ve aşılama ile fidan elde edilmesidir. Bu şekilde elde edilen meyve fidanları abiotik faktörlere daha dayanıklıdır. Tohumdan çöğür elde edilmesi ve aşılama sonucunda aşılı bitki elde edilmesinin uzun zaman alması bu yöntemin olumsuz yönüdür.

 

3.2. Vegetatif Üretim Teknikleri: Vegetatif üretimde de generatif üretimde

Vegetatif üretimde de generatif üretimde

olduğu gibi köklendirmeyi teşvik edici ve kolaylaştırıcı hormonlar kullanılmamalıdır. Hiçbir madde kullanılmadan, köklenmesi yüksek olan nar, incir gibi meyve tür ve çeşitleri ile elma ve bazı Prunus anaçları çoğaltılabilir. Yine daldırma ile bazı üzümsü meyveler ile kızılcık fidan üretimi gerçekleştirilebilir.

 

4. ANAÇ SEÇİMİ

Meyvecilikte kullanılan anaçlar; çöğür anacı ve klon anacı olarak iki gruba

Meyvecilikte kullanılan anaçlar; çöğür anacı ve klon anacı olarak iki gruba

ayrılırlar. Bahçe tesisinde anaç seçimi, ürün ya da çeşit seçimi kadar, hatta bazı durumlarda daha fazla önem kazanır. Anaç seçimi ile meyve yetiştiriciliğini sınırlayan bazı faktörlere karşı iyi ve etkili bir önlem alınmış olunur. Anaçların verim, meyve iriliği, olgunlaşma zamanı ve renk, tat ve aroma gibi meyve kalite özellikleri üzerine doğrudan etkisi vardır. Ayrıca, Dikim şekilleri ve sıklığı kullanılan anaca göre farklılık gösterir.

4.1. Çöğür Anaçları

Çöğür anaçları meyve tohumlarının çimlendirilmesi sonucunda elde edilirler. Bu şekilde elde edilen anaçlar kazık kök sistemi oluşturdukları için özellikle hem su stresinin baskın olduğu ve hem de kök boğulma riskinin fazla olduğu koşullara uyum gösterirler. Bunun en belirgin örneği Malatya yöresinde eski yöntemle kayısı yetiştiriciliğinde tohumlar doğrudan kayısı bahçesi tesis edilecek yerde hazırlanan yerlere her çukura birkaç tohum olacak şekilde ekilmekte, çimlenen bitkilerden en iyi gelişeni üzerine, dallanmanın başladığı yerlere yüksekten aşı yapılmaktadır. Böylece gövdede aşıdan kaynaklanan yara oluşumu olmamakta, köklerde de kök boğulması problemi ile karşılaşılmamaktadır. Yine benzer yöntem zeytin üretiminde uygulanmaktadır. Delicece denilen yabani zeytinlere yerinde ya da bahçede aşılama yapılarak bahçe tesis edilmektedir. Bu şekilde kurulan zeytin bahçeleri, erozyonun en yoğun olarak kendini gösterdiği eğimli bahçelerde hayatlarını devam ettirebilmektedirler.

4.2. Klon Anaçları

Klon anaçları ise kolay köklenme özelliğindeki anaçların vegetatif yöntemlerle üretilmesi ile elde edilirler. Klon anaçlarının, kitlesel üretimlerinin kolay oluşu yanında farklı toprak özelliklerine uyum gösterebilmeleri en belirgin avantajlarındandır. Ancak vegetatif anaçlar toprak kökenli bazı hastalık ve zararlılara hassastırlar

5. ÜRÜN / ÇEŞİT SEÇİMİ

 

Organik Meyve Yetiştiriciliğinde üretici hedefleri; ağaçların erken meyveye

yatması, bir başka deyişle Gençlik Kısırlığı Döneminin kısaltılmasıdır. Mevcut koşullarda en yüksek verim alınması, üretim maliyetlerini düşürücü ve işlemleri kolaylaştırıcı bir dikim yapmak, en iyisi sınırlayıcı iklim ve toprak faktörlerinin olduğu yerde bahçe kurmamaktır.

Çeşit Seçimini Etkileyen Faktörler ise verim, meyve iriliği, İrilik, ağaç gelişme kuvveti ve hacim, olgunlaşma zamanı, meyve kalitesi, hastalık ve zararlılara dayanıklılıktır. Bu faktörler Pazar isteklerine göre farklılık gösterirler.

Verim ve meyve iriliği, Geleneksel Meyvecilikte olduğu gibi, organik meyvecilikte de önemli bir yere sahiptir. Ancak, verimin rolü dayanıklı, lokal çeşitlerin kullanılma durumunda tartışılabilir. Ağaç gelişme kuvveti ve hacim ise bahçe tesisinde sıra aralık ve mesafesinin belirlenmesinde belirleyicidir. Nemli bölgelerde gereğinden çok sık dikim, havalanmayı engelleyecek ve fungal hastalıklara ortam hazırlayacaktır. Hasat ve olgunlaşma zamanının zararlı populasyonunun ya da aktivitesinin minimum olduğu döneme gelirse ilaç kullanımına gerek kalınmayacaktır. Bu durum özellikle kiraz ve zeytin sineklerinde görülebilir. Meyve tür ve çeşitlerinin hastalık ve zararlılara dayanıklı yada tolerant olmaları da çok önemli bir faktördür. Meyve kalitesi ise değişken bir kavramdır. Kalite pazarın, tüketicinin istediği özellik olarak tanımlanabilir. Konvensiyonel Meyvecilikte irilik bir kalite göstergesiyken Organik Meyvecilikte ise hiçbir inorganik madde kullanılmadan elde edilmiş küçük meyve kaliteli olarak adlandırılabilir.

 

5.1. Ticari Çeşitler

Tam ve eksiksiz kültürel işlemler gerektirirler. Bu çeşitlerin özelliklerinin tanımı

Tam ve eksiksiz kültürel işlemler gerektirirler. Bu çeşitlerin özelliklerinin tanımı

yapılırken, uygulanacak kültürel işlemelere göre alınacak sonuçlar tanımlanmaktadır. Ayrıca ticari çeşitlerin belirli koşullara göre tanımlanmış bir adaptasyonu bulunmaktadır. Bu koşullarda yüksek verim verirler. Renk, irilik gibi albeni özellikleri kendini gösterir. Yine, belirlenen koşullarda belli hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı ya da tolerans gösterirler.

 

5.2. Yerel (Lokal) Tipler / Çeşitler

Yerel tip ya da çeşitler belirli bir yere lokalize olmuş bir tür halk

Yerel tip ya da çeşitler belirli bir yere lokalize olmuş bir tür halk

seleksiyonlarıdır. Bunlar, optimum kültürel işlem isterler, hatta bazı durumlarda hiçbir uygulama yapılmaz. Yerel bir adaptasyonları söz konusudur. Yani sadece bulundukları yöreye uyum gösterirler. Farklı bir yörede aynı performansı göstermeyebilirler. Verim oldukça düşük olup, meyveler küçüktür. Tat ve aroma bakımından kendilerine has üstün özellikleri vardır. Bulundukları yerlerde hastalık ve zararlılara karşı dayanıklıdırlar.

 

 

6. BAHÇE TESİSİ

 

Organik Meyve yetiştiriciliğinde, Klasik Meyvecilikte kullanılan Kare, Dikdörtgen veya Üçgen dikim şekillerinden biri kullanılabilir. Kayısı, Sert Çekirdekli, Meyve ağaçlarının taban suyundan, aşırı yağışlardan etkilenmelerini önlemek amacıyla oluşturulan sedde ya da tümseklere dikim yapılabilir.

Organik Meyve yetiştiriciliğinde, Klasik Meyvecilikte kullanılan Kare, Dikdörtgen veya Üçgen dikim şekillerinden biri kullanılabilir. Kayısı, Sert Çekirdekli, Meyve ağaçlarının taban suyundan, aşırı yağışlardan etkilenmelerini önlemek amacıyla oluşturulan sedde ya da tümseklere dikim yapılabilir.

Dikim Mesafeleri tür, çeşit, anaç, arazi yapısına bağlı olarak farklılık gösterir. Organik Meyve Yetiştiricilinde hastalık ve zararlı riskini en aza indirecek bir dikim mesafesinin uygulanması gerekmektedir.

Bahçe tesisi yapılacak yerde yüksek nemden kaynaklanan bir durum varsa; neme dayanıklı bir çeşit ya da tip seçilmeli, ya da yüksek rakımlara çıkılmalı, gövdenin yüksek kalacağı bir terbiye sistemi seçilmeli, ağaç taç izdüşümünün kesinlikle yabancı ot ya da bitkiler bakımından temiz olmasına özen gösterilmelidir. Yüksek nem Kayısıda Monilya, Elmada Karaleke, Zeytinde Halkalı leke hastalıklarına yol açar. Karamürsel Su zeytin çeşidi halkalı lekeye; Demir Elması Karalekeye; Batum Üzümü Küllemeye dayanıklıdır. Yine Kieffer Armudu ateş yanıklığına karşı aynı daha dayanıklıdır.

Soğuk zararının olduğu yerlerde yüksek gövde oluşturacak bir terbiye şekli, düşük rakım ya da meyilli arazi ya da mikroklima alanları önerilir.

 

Şekil 2. Armutta ateş yanıklığı ve duyarlı ve dayanıklı çeşitler bir arada.

 

Bahçe tesisinde kullanılacak fidanların bir yaşlı ve organik sertifikalı olmasına özen gösterilmelidir. Daha önceden organik olmayan yöntemlerle elde edilerek kurulmuş bahçelerde, organik üretim bakımından engelleyici bir uygulama bulunmamaktadır.

 

7. KÜLTÜREL İŞLEMLER

 

Organik Meyve Yetiştiriciliğinde kültürel işlemlerin verim ve kaliteye olduğu kadar hastalık ve zararlılarla mücadelede populasyonu önleyici, azaltıcı ve tedavi edici birçok önemi vardır. Öneriler doğrultusunda hemen tüm kültürel işlemleri uyguladığımız ticari çeşitler gibi Yerel Çeşitlere de gerekli uygulamaların yapılması verim ve kaliteyi etkili bir şekilde arttıracaktır.

 

7.1. Budama

Organik Meyve Yetiştiriciliğinde budamanın en önemli fonksiyonu vegetatif ve

generatif dengeyi kurmak yanında ağaçlarda hastalıklı ve zararlanmış bitki parçalarının bahçeden uzaklaştırılmasıdır. Organik Meyvecilikte budamada göz önünde alınacak en önemli faktörler; Budama Zamanı ve Budama Tekniğidir. Budama Zamanı iklim ve hasat zamanına bağlı olarak değişir. Yaprağını döken meyve tür ve çeşitlerinde; erken hasat edilen çeşitlerde hasattan hemen sonra yapılacak yaz budaması iyi sonuç verirken, geç hasat edilen meyve tür ve çeşitlerinde yaz budaması tavsiye edilmez. Kış budaması, dinlenme döneminde yapılır. Yaprağını dökmeyen meyvelerde ise; kış soğukları riskinin olmadığı yerlerde hasattan hemen sonra, kış soğuklarının etkili ve tehlikeli olduğu yerlerde budama geç ilkbaharda yapılır. Budama Tekniği bakımından; tüm budamalarda kalın dal kesimlerinde çok dipten yapılacak kesimler enfeksiyonlara, tırnak bırakmak da kurumalara yol açar. Özellikle kalın dal kesimlerinde budama sonrası, kesim yerleri aşı macunu gibi koruyucu maddelerle kapatılmalıdır.

Gençlik döneminde, vegetatif gelişme generatif gelişmeden daha baskındır. Bu dönemde Şekil Budaması yapılır. Verim döneminde vegetatif gelişme ile generatif gelişme arasında bir denge vardır. Uygulanacak budama yöntemi Verim Budamasıdır. Yaşlılık döneminde generatif gelişme vegetatif gelişmeden daha baskındır. Bu durumda Gençleştirme Budaması uygulanır.

Gençlik döneminde aşırı budama meyveye yatmayı geciktirir. Verim döneminde aşırı budama ile vegetatif gelişme generatif gelişmeden fazla olur. Budama ile ağaç zayıflatılır. Bu durumda yeni sürgünler kuvvetli gelişir. Ancak tüm ağacın gelişmesi geriler. Bitki özsuyu kalan meyvelere daha iyi gider ve meyveler irileşir. Budama havalanma ve ışıklanmayı artırır.

Ağaçlara dengeli şekil verilmeli, aynı noktadan aynı kuvvette iki dal çıkmamalıdır. Geniş açılı dallar bırakılır, dar açılı dallar kesilir. Ana dal ile gövde arasındaki açı 45-60 o olmalıdır. Dal açıları gerdirme veya çektirme ile ayarlanabilir. Dar açılı dallarda gelişme kuvvetli, geniş açılı dallarda ise zayıftır. Zayıf dallarda açı daraltılır, kuvvetli dallarda açı genişletilir.

Budama Şekillerinin uygulanmasında çeşide ve büyüme dallanma özelliklerine göre değişir. Yine kullanılan anaçlara göre de budama yöntemleri farklıdır.

7.2. Toprak Yönetimi

Toprak bize atalarımızdan kalan bir mirastır. Bizim misyonumuz, toprağı ve

çevreyi bize bırakılandan daha iyi durumda bizden sonra geleceklere devretmektir. Ülkemizde erozyon problemi, sivil toplum örgütlerinin de katılımıyla ortaya konmakta, erozyon ile mücadelede büyük eforlar sarf edilmektedir. Ancak, tartışılan erozyon kavramı içinde tarla ve bahçe içi toprak kayıpları yeterince vurgulanmamaktadır. Özellikle, meyve bahçelerinde yapılan hatalı uygulamalar sonucunda taban arazilerde bile çok büyük kayıplarla karşılaşılmaktadır.

Meyve bahçelerinde toprak işleme su ve bitki besin maddelerinin alımında ağaçlarla rekabete giren yabancı otları elimine etmek, yağmur suyunun toprağa infiltrasyonunu artırmak, organik materyalin ve gübrelerin toprağa karışmasını sağlamak, toprağı havalandırmak amacı ile yapılır. Ancak toprağın derin ve aşırı işlenmesi özellikle ağaç izdüşümündeki aktif köklerin zararlanmasına neden olur.

Organik meyve yetiştiriciliğinde su ve bitki besin maddelerinin alımında ağaçlarla rekabete giren yabancı otlar denildiğinde, ağaç izdüşümünde bulunana yabancı otlar anlaşılmalıdır. Bunlarla mücadelede kesinlikle herbisit kullanılmamalıdır. Bunun yerine mekanik yöntemler, ekim nöbeti ve malç kullanılmalıdır. Mekanik yöntem olarak rekabete giren yabancı otların makine ile ya da el ile kesilmesi uygulanabilir.

Genel olarak meyve yetiştiriciliğinde Açık Toprak Yönetimi, Yarı Örtülü Toprak Yönetimi ve Örtülü Toprak Yönetimi olmak üzere üç farklı yöntem uygulanır.

 

7.3. Sulama

Sulama meyve tür ve çeşitlerinde verim artışını sağlar, vegetatif gelişmeyi

teşvik eder. Tomurcukların ayrım ve gelişmesinde etkilidir. Meyve dökümünü azaltır. Ancak çiçeklenme zamanı olumsuz etkide bulunur. Meyve iriliğinde artışa neden olur. Sulama teknikleri, tür ve çeşide göre değiştiği gibi uygulanan toprak yönetim Yöntemlerine göre de farklılık gösterir.

Organik Yetiştiricilik bakımından sulamada suyun kök bölgesinde birikerek kök çürümelerine neden olmayacak doğru sulama ve dikim tekniklerinin ve sulama sıklığının uygulanması gerekmektedir.

7.4. Hasat ve Ambalaj

Organik esaslara göre üretilmiş ve tescil edilmiş ürünler tekniğine uygun olarak

hasat edilmeli, tüketiciye kadar ulaşana dek hiçbir kimyasal muameleye maruz bırakılmamalıdır. Ambalajlamada, ürünü koruma yanında albeni ve özelliği belirtmeye önem verilmelidir. Kullanılan ambalaj malzemeleri de çevre dostu olmalı,kimyasal katkı içermemelidir. Ambalajlama, özellikle lokal ya da yerel ürünler için iyi bir pazarlama ve koruma aracıdır.

 

8. ORGANİK MEYVECİLİK UYGULAMALARININ YAYGINLAŞTIRILMASI

 

8.1. Eğitim

Teknik elemanların, üreticilerin eğitimi, tüketicinin bilinçlendirilmesi

 

8.1. Eğitim

Teknik elemanların, üreticilerin eğitimi, tüketicinin bilinçlendirilmesi

amacıyla kampanyalar açılması, okullarda eğitim verilmesinin sağlanması gerekmektedir. Kısaca yediden yetmişe toplumun tüm katmanlarının bu yönde eğitilmesi önem taşımaktadır.

8.2. Üretim

Üreticilerin organik meyve üretimi teşvik edilmelidir. Üreticiler eğitilmeli,

organik tarım tekniklerini kullanmaları konusunda yönlendirilmelidirler. İlaç kullanımı yerine çekici tuzak ile populasyonların azaltılması gibi çarpıcı teknikler düzenlenmelidir. Bu amaçla, organik ürünlerde girdi kullanımının sübvanse edilmesi, ithal edilen maddelerde vergi oranının düşük tutulması önerilebilir. Yıllardır ihmal edilen hastalık ve zararlılara dayanıklı, yerel meyve tip ve çeşitleri yeniden gündeme alınmalıdır.



Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!
Yorum ekle

Yorum ekle

    • bowtiesmilelaughingblushsmileyrelaxedsmirk
      heart_eyeskissing_heartkissing_closed_eyesflushedrelievedsatisfiedgrin
      winkstuck_out_tongue_winking_eyestuck_out_tongue_closed_eyesgrinningkissingstuck_out_tonguesleeping
      worriedfrowninganguishedopen_mouthgrimacingconfusedhushed
      expressionlessunamusedsweat_smilesweatdisappointed_relievedwearypensive
      disappointedconfoundedfearfulcold_sweatperseverecrysob
      joyastonishedscreamtired_faceangryragetriumph
      sleepyyummasksunglassesdizzy_faceimpsmiling_imp
      neutral_faceno_mouthinnocent
Okunamayan kodu yenilemek için resmin üstüne tıklayınız