Sayın Bakanım Cumhuriyet tarihinde çok az rastlanan, iki dönem üst üste Tarım Bakanlığı yapma şansını Allah size nasip etti. Doğrusunu isterseniz ben şahsen ne sizin yerinizde ne Müsteşarınızın, Danışmanlarınızın, Genel müdürlerinizin ne de daire başkanlarınızın yerinde olmak istemezdim.     

Çünkü ülkemizde Tarım beklide tarihinin en kiriktik dönemden dahası  yok  olma aşamasından geçiyor. Bir ülke düşünün ki Tarımla uğraşan aşağılanıyor, horlanıyor dahası ikinci sınıf muamelesi görüyor.Gecen hafta Sivas daydım yol boyu ekim dikim yapılmamış ,kaderine terkedilmiş tarlalarla dolu. Öyle ki ekmeyen ekenden daha karli durumuna gelmiş.20 milyon insanın geçimini sağladığı,oğlunun,kızının düğününü, çocuğunun okul parasını,askerdekinin haclığını hep harman sonrası hasat parasına bel bağlamış bu insanların ahını almaktan ben inanın çok korkar yatağımda rahat uyuyamazdım.

 Sayın Bakanım Türk Tarımını kurtarmak dahası Tarımla uğraşan kişileri memnun etmek ,onlara itibar ve saygınlık kazandırmak , ürettiklerini değerinde satabilmesi ve ona para kazandırmakla olur.Malumunuz bu zamanda paran kadar saygınlığın var.  

     Fazla bir şey yapmanıza gerek yok aslında, Birincisi ;Bakanlık olarak maalesef nerde ne kadar ne yetiştiriliyor bilinmiyor.Hangi ürüne ülkemizin ne kadar ihtiyacı var ,ne kadarını ve nerede yetiştiriyoruz bilinmiyor.Yani bir planlama ve istatiksel bir çalışma yok.Böyle olancada  Örneğin bu sene soğan para ediyor gelecek sene herkes soğan ekiyor ve talep fazlası arz olmasından dolayı herkes zarar ediyor.Zarar etti diye ikinci sene kimse ekmiyor bu seferde  soğan sıkıntısı çekiliyor.Kısacası bakanlık olarak önce bunun bir tespitini yapınız.Ve her önüne gelen her ürünü ekmesini engelleyiniz.

  İkincisi mutlaka çiftçileri kooperatifleşmeye ve birlik üyesi olmaya zorlayınız. Ürünlerinin alımını ve değerlendirilmesin bu kanallar sağlasın. Hatta birlik üyesi olmayanlar desteklemeden faydalanmasın. Trakya BİRLİK örnek olarak anlatılsın.

   Üçüncüsü; Her ilden, ilçeden hatta köylerden seçilen örnek çiftçiler alınarak ülke dışı tarım alanlarının gezdirilmesi ve gösterilmesini mutlaka sağlayınız. Zira bizde yaygın kanaat anlattığına değil gözüyle gördüğüne inanır çiftçilerimiz.Bunu yapmak çok  kadar zor olmasa gerek.

   Sayın Bakanım Bakanlık olarak sesinizin gür ve her yerde, önerilerinizi ve çözüm yollarını duymak istiyoruz.

   Meslek itibarı on paralık olan Ziraat Mühendislerinin iş bulmasında ve çalışanların özlük haklarında neden doyurucu ve tatmin edici bir açıklama yapmıyorsunuz. Örneğin Ulaştırma bakanlığında görev yapan Bir Mühendis 2.800 ytl ye varan para alırken Bakanlığınızda çalışan Mühendisler neden bu paranın yarısına çalışıyor.

  Size iki örnek vereyim: Gecen ay üniversite tercihleri yapılırken bir dostum çocuğuna diyor ki " çocuğum hiçbir yere giremesen bile boş kalmamak için Ziraat Fakültesini yaz"

İkincisi İstanbul da bir Tarımsal Zirai Mücadele ilacı satan bir firmaya gittim bir bayan çay getirdi. Dediler bu ziraat mühendisi askeri ücretle içeride bu tür iş yapıyor.

Evet meleğimiz ve meslektaşlarımızın iç burkan durumu.

  Sayın Bakanım artık size ve elemanlarınıza uyku yok.70 milyon ülke insanı ile 20 Milyon çiftçi ailesi ve 15 bin Ziraat Mühendisinin gözü kulağı sizde olacak. Göçün önlenilmesi ve doğduğu yerde insanların doyması sizlerin gayreti ve azmi ile olacak. Her gün başınızı yastığa koyarken bunun hesabını yapın ve etrafınızda sizle çalışacak elemanları ona göre seçin.

 

Korkmaz MERT

Ziraat Mühendisi

Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!