![]() |
Fosil yakıtlarla çalışan taşıt araçlarının egzoz gazlarındaki karbondioksit, küresel ısınmaya neden olduğundan, yenilenebilir kaynaklardan üretilen yakıtlara yöneliş başladı. Kyoto Protokolüne uyum sağlamak için kullanılabilecek önemli bir alternatif de biyoetanoldür. Biyoetanol, aslında günlük hayatta "alkol" olarak bildiğimiz "etil alkol"den başkası değildir. Ancak üretimin biyolojik yolla yapılması gerekiyor. Buna fermantasyon deniyor ve hammadde olarak nişastalı, şekerli veya selülozlu bitkiler kullanılabiliyor.
Dünyada biyoetanol üretimi Biyoetanol üretimi ve tüketiminde, Brezilya başı çekiyor. Ülkede tüketilen yakıtların % 22 sini, şeker kamışından üretilen alkol oluşturuyor. Yıllık üretim miktarı 13 milyar litre yi buluyor. Biyoetanol ABD de de oldukça yaygındır. |
Biyoetanolün avantajları
Benzine % 5 oranında biyoetanol ilave edilerek elde edilen katkılı yakıt, mevcut petrol istasyonlarında ve motorlu araçlarda hiçbir değişiklik yapmadan kullanılabiliyor. Bu yakıtın 1 litresi yakıldığında, havaya 2,4 kg daha az karbondioksit çıkıyor ve emisyonlar % 4,5 oranında azalıyor. Ayrıca benzinin oktanında iyileşme ve motorun ürettiği güçte de artış meydana geliyor. Biyoetanol katkılı yakıt, diesel motorlarda da benzinli araçlarda olduğu gibi düşük oranlarda motorda değişiklik yapılmadan kullanılabiliyor. % 15 etanol, % 84,5 diesel yakıtı ve % 0,5 katkı maddesinden meydana gelen bu karışıma "Diesohol" adı veriliyor.
Yazar : Prof. Dr. Zafer AYVAZ
Ekoloji Magazin Dergisi WEB
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!