KİVİ YETİŞTİRİCİLİĞİ

KİVİ YETİŞTİRİCİLİĞİ 

YETİŞME İSTEKLERİ

Suyu fazla tutmayan ve geçirgen toprak ile aynı zamanda ilkbahar ve sonbahar donlarından uzak iklim koşullarını karakter edinmiş bir bitkidir. kivi-20051Bitki yıl boyunca oldukça yüksek bir hava nemi ve aşırı olmayan toprak nemine gereksinim duyar. % 50-70 oranında hava nemine ihtiyaç vardır.Kivi yapraklı iken dona karşı duyarlı ise de, bellirli bir miktarda kış soğuklarından da yararlanmaktadır.( 7C0' nin tında 400-600saat )

İklim isteği:

A)Sıcaklık:Genel olarak Doğu Karadeniz iklim kuşağı kivi bitkisi için uygun istemdir.Yıllık ortalama sıcaklık 12-16C0 olması gerekmektedir.Ancak meyve verme dönemine kadar 8C0 ‘nin üzerindeki sıcaklık toplamının en az 3000 saat , 10C0 ‘nin üzerindeki sıcaklık toplamının en az 2500 saat olduğu iklimlerde en iyi sonuçlar alınmaktadır.( Monastra ve Insero, 1987 ) Don olayları, kivi yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli iklim faktörüdür.Özellikle bitki gözlerinin görülmeye başladığı ve yapraklanmadan sonra olan ilkbahar geç donları bitkiye büyük zarar verir.Yıl içi bitkinin uyandığı dönemlerde sıcaklığın -1C0 ya da -2C0'ye düşmesi halinde geç sürgünler tamamen kavrulurlar.Bu halin uzun sürmesi zarar bakımından çok etkili olacaktır.Genç bitkiler 3-4 yaşına kadar kış donlarına daha duyarlıdır.Bu nedenle kışı sert geçen yörelerde, bitki gövdelerinin 3-4 yaşına kadar kış soğuklarına karşı sarılması gerekmektedir. 4-5 yaşlı bitkilerin yaprağını döktükten sonra -15C0 ile -16C0' ye kadar dayanabildiği bilinmektedir.Fakat daha düşük sıcaklıklar gövdede çatlamalara ve toprak üstü aksamının  kurumasına neden olmaktadır.Kısaca kivi bitkisi,kışın -6 ile -10C0; İlkbaharda sürgünler -0,5C0; Sonbaharda meyveler -2c0'nin altındaki sıcaklıklarda zarar görürler.Kivi yetiştiriciliği bakımından en uygun yerler güneş yönünce hafifçe eğimli ve soğuk havanın akıp gittiği arazilerdir.

B)Yağış:Kivi yetiştiriciliğini etkileyen diğer bir faktör de yağıştır.İklime göre yılda 800-1400mm su tüketmektedir.Yani Rize Bölgesinde genel olarak sulamaya pek ihtiyaç yoktur.(m2 ye 2357 mm/ yıl) Ayrıca kivi bitkisi, hasat zamanına kadar geçen dilimde %50-70 arasında hava oransal nemine ihtiyaç duyar.Bu koşulların olmadığı durumlarda  toprak ve hava neminin sulama ile yükseltilmesi gerekir.

C)Rüzgar:Kivi sürgünleri çok gevrek ve kırılıcıdır.Yapraklar büyük ve toprak üstü aksamı, toprak altı aksamına göre daha hacimli olduğundan, rüzgarın olumsuz etkisi artmaktadır.Sert rüzgarlar, yaprakların parçalanmasına, özelliklede sürgünlerin kırılmasına, çiçeklerin dökülmesine ve meyvelerin dallara çarparak zarar görmesine neden olmaktadır.Bundan dolayı; tepelerde,dik yamaçlarda ve rüzgara açık alanlarda bahçe tesisi yapılması tavsiye edilmemektedir.Mecburi durumlarda rüzgar kırıcı önlemler alınmalıdır.Yani ağaçlandırma çalışmaları yapılarak veya tesis etrafına naylon ve benzeri cisimler çekilerek rüzgarın etkisi azaltılmalıdır.

Toprak İsteği:Kivi bitkisi toprak yönünden oldukça seçicidir.Susuzluğa duyarlı olmasının yanında, fazla su tutan ağır bünyeli topraklarda gelişmesi iyi olmamaktadır.Aşırı su tutan topraklarda 3-4 yaşından sonra kurumalar gözlenebilirÇok kumlu topraklarda ise su düzenini tutturmak güç olduğundan gelişmede aksamalar her zaman olacaktır.

Genel olarak kivi; derin ve geçirgen, aşırı su tutmayan ve kireçsiz topraklarda iyi yetişmektedir.En uygun toprak pH'sı 6.0 olmakla birlikte pH'sı 5.5-7.6 arasında da olan topraklarda kiviyi yetiştirmek mümkündür.Bu nedenle bahçe kurulmadan önce toprağın iyi bir analiz edilmesi uygun görülmüştür.

ÇOĞALTMA YÖNTEMLERİ:

Kivi çoğaltım çeşitleri;
odun çelikleri, yarı odunsu çelikler, yeşil çelikler, kök çelikleri ve doku kültürü gibi değişik yöntemlerle yapılmaktadır.Bu çoğaltım yöntemlerinden en çok çöğür aşılaması çelikle çoğaltım yöntemleri kullanılmaktadır.
Bölgemiz şartlarında tavsiye edilen ve verim bazında ele alındığında uygun görüleni çöğürle çoğaltımdır. Uygun olan çeşidi elde etmek için; buruno çeşidinden çöğürme yöntemiyle üretilen fidanlara haywart çeşittini aşılanarak elde edebiliriz. Bu bize Doğu Karadeniz şartlarındaki en verimli modeli oluşturur.

Tohumdan Çoğaltım Yöntemi

A) Çöğür Elde Edilmesi:

Kasım ayında tam olgunluğa erişmiş meyveler çöğür elde edilmesi için uygundur.Bu iş için genellikle Buruno çeşidi kullanılır. Çünkü yüksek köklenme karakterine sahip olması bu çeşidi cazip hale getirmektedir.

Olgun haldeki kivi meyvesi soyularak elle yada bir parçalayıcıyla pulp hale getirilir. İnce bir elekten geçirilerek meyve ile tohum birbirinden ayrılır. Elde edilen tohumlar oda sıcaklığında   % 4-10 nem içerecek şekilde kurutulur. Kurutulmuş tohumlar kapalı bir kap içerisinde 4 C 0 de bir yıldan fazla bir süre için saklanabilir.

Oda sıcaklığında kurutulmuş tohumlar hemen ekildiğinde dinlenme nedeni ile çimlenemezler.dinlenme olayını kırmak için 2-4 C0 de en az iki hafta bekletilmelidir. Bundan başka sterilize edilmiş nemli kumda 1C0 iki hafta süreyle bekleterek katlama yapılması tohum kabuğu aşındırması ve gibberrelik asit uygulaması (GA ün 10 ppm'lik dozunda bir gece bekletmek) çimlendirmeyi artırabilir. Ancak çimlenme için gerekli süreyi kısaltmaz.

Dikilen tohumlar dinlenme süresinden sonra çimlenmeye başlarlar. Bu ekim işi Aralık- Ocak aylarında yapılması tavsiye edilmektedir.Tohumlar  çimlendirme kasalarına ekilir. Çimlendirme kasalarını hazırlarken elenmiş çiftlik gübresi, dere kumu ve elenmiş toprak karışımı kullanılır. Tohumlar küçük olduğundan 3mm derine dikilir ve sulanır. Çimlenme 21 C0 de 15-30 gün içinde olur. Sıcaklığa bağlı olarak çimlenme süresi artıp azalabilir. Çimlenme kasasının sıcak ortamda bulunması çimlendirmeyi hızlandırır.Fidecikler iki yapraklı ve tutulabilir hale geldiğinde plastik torbalara alınırlar. Plastik torbalara da aynı çimlendirme kasalarında kullanılan maddeler koyularak hazırlanır.(dere kumu, elenmiş çiftlik gübresi, elenmiş toprak ) beli büyüklüğe gelen fideler aşı parseline alınır. Bir mevsim bakıma alınan bitkiler ertesi yılın ilkbaharında veya yaz başında aşı yapılmaya hazır vaziyete gelirler.

Aşılama ve Aşı Yöntemleri:

Kivi değişik aşı çeşitlerine uygunluk gösterir niteliktedir.Kalem veya göz aşıları bu tür içinde uygulanabilir.Kivide kalem aşılarından yarma aşı, kakma aşı ve dilcikli aşı kullanılabilir.Göz aşılarından,yongalı göz aşısı başarılı olarak uygulanabilmektedir.

Genel olarak aşı,canlı bitki dokularının iki parçasını kaynaştırmak ve uydurmaktır.

Kalem Aşısı:

Odunlaşmış iki kalemin anaca uygun zamanda,uygun şekilde birleştirilmesi işlemidir.bu uygulamada aşı kalemleri, iyi gelişme gösteren, hastalıksız, bol ve kaliteli ürün veren asmalardan alınmalıdır.Yaprak dökümünden sonra gözleri iyi oluşmuş ve iyi odunlaşmış yaşlı ürün çubuklarından aşı kalemleri alınır.alınan aşı kalemleri;olası su kaybını önlemek için uçları parafinlenerek , naylon torbalarda 0-4C0 ‘de ev soğutucularında aşı zamanına kadar saklanır.Başka bir şekilde ise, aşı kalemlerinin nemli bir talaş, kum veya perlit içinde aşı zamanına kadar saklanmasıdır.

Kalem aşısı zamanı,yöreye ve iklim gidişine göre Şubat-Mart ayları arasıdır.Aşı zamanında anaçta özsu akışı olmamalıdır.Böyle bir durum varsa, özsuyu anaç dokuları arasına akarak, kaynaşmanın sıkı olmasını engeller ve aşı tutum oranını düşürür.Onun için ağlama kesildikten sonra aşılama yöntemine gidilmelidir.

A)Dilcikli aşı:

0.6-1.2cm çaplı; daha çok, küçük materyalin aşılanmasında kullanılır.Çabuk kaynayan ve başarı oranı yüksek bir aşı yöntemidir.Bu aşıda anaç ve kalem çaplarının eşit olmasına özen gösterilmelidir.Aşı kalemi genellikle iki gözlü hazırlanır.kivi2_asi-0031

B)Yarma aşı:

Daha çok çeşit değiştirmelerinde kullanılsa da çoğaltma amaçlı olarak da  kullanılır.genellikle 2.5-10cm çapındaki az daha gelişmiş kalemlerde kullanılır.Yarma aşı, dinlenme mevsimi boyunca yapılabilse de;aktif büyüme başlamadan, anaç gözlerinin hemen hemen uyanmaya başladıkları erken ilkbaharda yapıldığında aşı yeri en iyi şekilde kaynar.

C)Kakma aşı:

Anaç çapı kalem çapından fazla olduğunda tercih edilir.Kalem çoğunlukla iki gözlü hazırlanır ve anaçta  " V " şeklinde açılan yerleştirilir.Şunu da söylemek gerekir ki; kalem aşılarının uygulanmaları, genellikle göz aşılarına göre daha zordur ve yapılışları daha fazla zaman almaktadır.Ayrıca, aşı macunu da  gerektirmektedir.Anaçta kesimden ötürü, daha fazla yara yüzeyi oluşmakta ve aşı tutmadığında kurumalar olabilmektedir.Sayılan bu nedenlerden dolayıaşıyla çoğaltımda daha çok göz aşıları tercih edilmektedir.

Göz Aşısı:

Yongalı göz aşısı:

Kivide başarıyla uygulanabilmektedir.Yapılması kolay ve tutum oranı yüksektir.Çapı 1-2.5cm olan oldukça küçük materyalde uygulanma üstünlüğüne sahiptir.Yapılış zamanına göre sürgün veya durgun göz aşısı yapılabilmektedir.Mayıs sonu Haziran başında yapıldığında sürgün göz aşısı,Ağustos-Eylül arasında yapıldığında durgun göz aşısı olur.Ancak sonbaharda yapılan aşılamalarda hava koşulları uygun olmazsa tutum oranı düşebilir.Onun için ilkbahar aşılarında ( sürgün ) başarı daha yüksektir.

Sürgün göz aşısı için gerekli aşı kalemleri, seçilmiş asmalardan kışın alınırlar.Alınan aşı kalemleri 0-4C0 ‘de nemli ortamda aşı zamanına kadar saklanır.Aşılama zamanı, anacın toprağa yakın kısımlarında, iki boğum arasındaki düzgün bir yerden 2-3cm uzunlukta, 8-10mm genişlikte kabukla birlikte bir parça odun (yonga) kesilir.Kesimin bitiş yerinde dıştan içe doğru 450 ‘lik açı verilir.Aşı kalemlerinden göz, aynı irilikte yine yongalı olarak alınır ve anaçta açılan yuvaya yerleştirilir.Göz yerleştirilirken kabuk kısımlarının tam çakışmasına dikkat edilir.Eğer tam çakışma olmuyorsa bir kenarın çakışması da yeterli gelmektedir.Göz tam yerleştirildikten sonra gözün sürgün vereceği uç açıkta kalacak şekilde plastik bantla bağlanır.

Kısaca yapılışı şöyledir:

a)Kalemden yongalı gözün alınışını

b)Anaçta yuva açılması

c)Yongalı gözün anaca yerleştirilmesi

d)Gözün plastik bantla bağlanışı

Durgun yongalı göz aşısı için ;aşı gözleri, aynı yılın ilkbaharında sürmüş ve odunlaşmış sürgünlerden alınır.Gözler yaprak koltuklarında oluşmaktadır.Yapraklar, biraz yaprak sapı kalacak şekilde kesilirler.Sürgün göz aşısında olduğu gibi yongalı olarak kesilen gözler, anaçta açılan yuvaya yerleştirilip, yine sürgün aşısındaki gibi plastik bantla bağlanır.

Kaynaşma her iki aşı döneminde de hava durumuna göre 2-3 hafta içerisinde gerçekleşir.Kaynaşma gerçekleştikten sonra aşı bağları kesilmelidir.Eğer aşı bağları kesilmezse aşı yerinin boğumlanmasına neden olur.Yongalı göz aşısında da aşı tamamen kaynayıncaya kadar ancın tepesi aşı gözünün üstünden vurulmaz.Yongalı göz aşısı ilkbahar döneminde yapılmışsa anacın tepesi, aşı tam kaynadıktan sonra aşı gözünün üst tarafında 2-3 yaprak kalacak şekilde; eğer, sonbahar döneminde yapılmışsa anacın tepesi ilkbaharda gözün üstünden vurulur.Süren aşı gözleri 20-25cm olduğunda bir direğe veya aşı parselinde daha önce hazırlanmış tele bağlanarak düzgünce büyütülür.Bir yıl bakım yapıldıktan sonra fidan satışa sunulabilir.

Çelikle Çoğaltım Yöntemleri;

Uygun koşullar sağlandığında kivi bitkisinde çelikle de kaliteli çoğaltım sağlanabilir.Genellikle çelikle çoğaltımda yumuşak odun ve odun çelikleri kullanılmaktadır.Bu çelikler için uygun ortam ve köklenmeyi arttırıcı hormonlar kullanılması çoğaltım sisteminde başarıyı getirecektir.Çelik fidanları çoğaldıklarında kendi özelliklerini aynen taşıyan varyeteler oluşturduklarından soğuk iklim kuşakları için daha uygundur.Olası don zararından bitkinin toprak üstü aksamı kuruduğunda yeniden süren sürgünler, tekrar aşılamayı gerektirmeden rahatlıkla taçlandırma için kullanılabilirler.

Yarı odunsu çelikler:

En yaygın ve başarılı olarak kullanılan çoğaltım yöntemidir.Çelikler, iklime bağlı olarak Temmuz sonu Ağustos başında, aynı mevsimde sürmüş ve yarı odunlaşmış sürgünlerden, 20-25cm olacak şekilde alınırlar.Çeliklerin en üst yaprağının yarısı bırakılarak diğer yapraklar yaprak koltuğundaki yapraklar zedelenmeden dipten çıkarılır ve köklendirmeyi arttırmak için köklenmeyi uyarıcı hormona batırılırlar. Köklendirme hormonu olarak (İndol-3 Butirik asit -IBA) ve (Naftalen asetik asit-NAAkullanılmaktadır.

Kullanılacak hormon dozu konusunda çok değişik araştırmalar yapılmış ve IBA için hormon dozu olarak 4000-6000ppm,NAA için 1000-2000ppm'lik dozlar önerilmiştir.Ancak Giresun Fındık Araştırma Enstitüsünde Haywart,Bruno ve Matua çeşitlerinde yapılan çoğaltım çalışmalarında 2000ppm IBA dozunda ve perlit ortamda yıllara göre değişmekle birlikte %90'ı aşan oranda köklenme sağlanmıştır.

Kullanılacak hormon 1/1 oranlı saf su / alkol karışımında eritilerek istenen konsantrasyonda hazırlanır. Yönetimine uygun olarak hazırlanmış çeliklerin 1-2 cm'lik dip kısmı hormon eriyiğine hızlı daldırma yöntemiyle  5 saniye süreyle daldırılır. Hormon daldırılan çeliklerin hormonu emmesi için bir süre bekletilmeleri gerekir. Hormonu iyice emmen çelikler mistleme veya sisleme altındaki köklendirme ortamına dikilirler. Çelik dikim derinliği 5-10 cm arasında değişir. Mistleme aralığı hava durumuna göre değişmektedir. Kapalı havalarda mistleme aralığı artırılır, açık havalarda sıklaştırılır. Mistleme aralığı ya zaman rölesi ya da elektronik yapraklarla ayarlanır. Doğu Karadeniz  Bölgesi gibi günlük havanın çok değişken olduğu bölgelerde elektronik yaprak kullanımı daha iyi sonuç vermektedir.Köklendirme ortamı olarak perlit, torf, dere kumu, vermikulit veya bunlardan hazırlanmış karışımlar kullanılabilir. Perlit en fazla kullanılan köklendirme ortamıdır. Köklendirme ortamı temiz olmalıdır. Bunu sağlamak için sterilizasyon yapılır. Farklı köklendirme ortamlarının köklenme oranına etkisi üzerine yapılan çalışmalarda çok önemli farklılıklar bulunamamıştır.mistleme altındaki köklendirme ortamında tutulan yarı odunsu çelikler 4 hafta içinde köklenirler. Köklenen çelikler; toprak ,kum çiftlik gübresi harcıyla doldurulmuş polietilen tüplere alınırlar. Tüplere alınan çelikler yarı gölge bir ortamda mini spring sulama yapılarak dış koşullara en az iki hafta süreyle alıştırılırlar. Çeliklerin üst gözlerinden yeni sürgünler sürebilir.bu nedenle kışın don tehlikesine karşı korunmalıdırlar. Kışın yaprağını döken köklü çelikler, ertesi ilkbaharda uyanıp sürgün verirler bir mevsim tüplerde bakıma alınan köklü çelikler fidan özelliği kazanırlar.

Odun Çelikleri: Kivi odun çelikleri, uygun koşullar sağlandığında köklenirler. Çeliklerin köklenmesi için alttan ısıtılmalı seraya gereksinim vardır. Odun çeliklerin en uygun alım zamanı ocak ayıdır. Ayrıca ocak ayı en uygun ürün budaması zamanıdır.

Budamadan sonra iyi odunlaşmış sürgünler seçilir. Sürgünün orta kısmından 25-30cm. boyunda çelikler hazırlanır.Hazırlanan çelikler aynen yarı odunsu çeliklerde olduğu gibi 5 saniye süreyle hormon eriyiğine daldırılır.Hormon konsantrasyonu IBA için 3000-6000ppm , NAA için 1000-2000ppm'dir.Kökler kolay ısınma özelliğinden dolayı perlit ortama dikilmelidir.Köklendirme ortamı sıcaklığı, 23C0 ‘de ve sürekli nemli tutulur.Dikimden 40 gün sonra köklenme en yüksek seviyededir.

Köklenen çelikler yarı-odunsu çeliklerde kullanılan dikim ortamına alınırlar.Köklü çelikler tüplerde bir süre daha serada bekletilip dış koşullara hazırlanır.Bu arada sürme ve uyanma başlamıştır.Daha sonra köklü çelikler dışarıya alınırlar.Tüplerde bakıma alınan çelikler, aynı yılın sonunda bahçeye dikilecek seviyeye ulaşırlar.

BAHÇE KURULMASI

Meyve bahçeleri kurulurken bahçe kuruluşunda yapılacak hataların giderilmesi çok zor, hatta bazı hallerde olanaksızdır.İşte bu nedenle, meyve bahçesi kurulmadan önce;iklim , bahçe yerinin seçimi, toprak özellikleri,toprak işlemeye uygunluk,sulama suyu temini,fidan ve çeşit seçimi,fidanların dikim aralık ve mesafelerinin çok iyi planlaması gerekmektedir.

Kivi bahçesi kurulurken; özellikle iklim, bahçe yerinin seçimi ve toprak özellikleri açısından çok iyi planlamaya gereksinim duyar.Bahçe kurulacak yerin derince işlenmesi, dekara 5-6 ton olacak şekilde yanmış hayvan gübresi verilmesi hem toprağın özelliklerini düzeltmesi, hem de bitkiyi beslemesi açısından son derece yararlı olacaktır.

Bitki besin maddeleri yönünden zengin topraklarda dikim aralık ve mesafesi, yoksul topraklara göre daha geniş tutulur.Dikim aralık ve mesafesi, ayrıca uygulanacak terbiye sistemine göre de değişmektedir.Kivi yetiştiriciliğinde en çok kullanılan  T-Direk sisteminde bu aralık ve mesafeler sıra arası için 4.5-5m, sıra üzeri için 4-4.5m olarak önerilmiştir.Fidan dikiminde dikkat edilecek diğer bir husus; sıraların, eğer arazi uygunsa Kuzey-Güney yönünde düzenlenmesidir.Bu şekilde sıraların iki tarafı da güneşleneceğinden verimlilik ve ürün kalitesi artar.

Kivi bahçesi kurulurken mutlaka erkek bitkiye yer verilmelidir.Eğer erkek bitki bahçede olmazsa tozlaşma ve döllenme olmayacağından ürün almak mümkün olamayacaktır.Genel olarak 7 dişi bitkiye 1 erkek bitki olacak şekilde bahçe planlaması gerekmektedir.Erkek bitki sayısının arttırılması verimi  olumlu yönde etkiler. Tabi ki tozlaşma daha çok böceklerle, hatta arılarla olduğundan bahçeye yeteri kadar  erkek bitki dikilmesi  önem arz etmektedir.

Kivi Bitki Dikimi:

Doğu Karadeniz  Bölgemiz kış ayları itibariyle fazla soğuk olmamakla beraber don olaylarının pek gözükmemektedir. Bu sebeple dikimin sonbahar aylarında yapılması daha uygundur. Fakat kış ayları soğuk geçen ve don olaylarının bol miktarda gözüktüğü yerlerde dikim ayı olarak İlkbahar geç donlarının geçmesinden sonra yapılması gerekir. kivi3_tablo-0031

Dikilen fidanlar en az iki yaşında, bol köklü , iyi gelişmiş fidanlar olması gerekir.Kivi topraktaki suya fazla duyarlı olduğu için kümbet yapılara dikilmelidir. Dikimden önce fidana dikim budaması uygulanmalıdır. Kırılmış zayıf ve dengesiz gelişen kökler kesilir, ürün zayıf ise 2-3 göz üzerinden kesilerek kuvvetli sürgün oluşturulması sağlanır. Sürgün kuvvetli gövdesini oluşturacak kadar gelişmiş odunlaşmış ise daha yukarıdan kesilir ve fidan kök boğazı toprak yüzeyinde kalacak şekilde dikimi yapılır. Dikilecek olan çukur en az 30-40 cm derinliğinde 35-40 cm genişliğinde olmalıdır. Dikim çukurunun alt tarafına çukur açılırken çıkan üst toprak yanmış çiftlik gübresi ile karıştırılarak korunmalıdır. Kökler bu toprak üstüne serbestçe gelebilecek şekilde yerleştirilerek, üst toprakla örtülmeli ve çukurlar kümbet yapılarak doldurulmalıdır. Dikimden sonra mutlaka sulanmalıdır. Bitkinin düz bir şekilde büyümesi için muhakkak bir destekle desteklenmesi gerekmektedir.

Kivi kuvvetli gelişme gücüne sahip bir bitkidir. Normal gelişme ve büyümelerini sağlayabilmekleri için desteğe ihtiyaç duymaktadırlar. Destekle desteklenmemesi durumunda toplu çalı şeklinde gelişirler. Ana vatanında ağaçlara sarılarak büyütülen kiviler ticari amaçla yetiştirilen ülkelerde destekleme yapılarak yetiştirilmiştir.Bu işten ticari gelir elde etmek istiyorsak destekleme sistemini daha doğrusu kivi bahçesinin genelini en güzel şekilde yapmamız gerekir.Fidanın en uyun olanını ve 20 m2 bir fidan düşecek şekilde, direkleri sağlam nizami ölçülerde ve her fidana bir tane gelecek şekilde,tellerin direkler arasında yeteri kadar gergin 2-3mm kalınlığında paslanmaz olması gerekir. 

TERBİYE ŞEKİLLERİ

Kivi uzun ömürlü, kuvvetli ve yayılıcı bir asma olduğundan, uygun yapılarla desteklenmelidir.Kivi bitkisine  budama ve destekleme yoluyla şekil verilir.Şekil kazandırıldıktan sonra, korunur ve devam ettirilir.kivi3_tab-sekil-001_00011

Şekil vermenin faydaları:

  1. Bitkiye verilecek şekle uygun olarak düzenlenen tellere yük verilerek bitkinin yerden belli bir yükseklikte taçlanması sağlanmış olup,sürgün ve yapraklar sıkışıklıktan kurtarılır.

    Destek sistemi güneşlenmeyi arttırır, İlkbaharın son donlarından korunmayı sağlar.

  2. Toprak işleme,budama,gübreleme,hasat ve benzeri işlemlerin kolayca yapılmasını sağlar.

 

Terbiye Şekilleri:

Kivi geleneksel olarak T-Direk ve Pergola yöntemiyle terbiye edilir.Toprak özellikleri, sıralar arası mesafeler ve çeşitlere bağlı olarak değişen farklı terbiye şekilleri vardır.Biz Yeni Zellanda,Şili, İtalya v.b. ülkelerde en yaygın olarak kullanılan T-Direk şekli üzerinde durulacaktır.

T-Direk terbiye şeklinde, direklere yerden 1.80 m yükseklikte 1.60 m uzunluğunda çapraz bir destek bağlanır. Çapraz desteğin uçlarından birer, ortasından da bir olmak üzere 3 adet tel çekilir.gerektiğinde bunların ortalarından birer tel daha geçirilerek, 5 sıra tel çekilebilir.Orta tel üzerinde sabit kordonlar oluşturulur.Bu kordonlardan çıkan ürün çubukları meyilli olarak dıştaki tellere bağlanır.  kivi3_tab-sekil-002_00011

Bu terbiye şeklinde gövde, tellerin bulunduğu1.80 m yüksekliğe kadar dik ve düzgün olarak büyütülür.aşıyıcı telin hemen altından gövde taçlandırılarak sağa ve sola birer adet sabit kordon oluşturulur.Ürün çubukları bu sabit kordonlar üzerinde 30-40 cm aralıklarla ve 80-100 cm uzunlukta bırakılırlar.Bırakılan bu çubuklar uçlarından dıştaki tellere bağlanır.Ürün çubuklarından çıkan sürgünler ise serbest olarak büyütülürler.Bu sistemde havalanma ve güneşlenme daha iyi olmaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


 2. Sayfa4. Sayfa

1. Sayfa        3. Sayfa


Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!
Yorum ekle

Yorum ekle

    • bowtiesmilelaughingblushsmileyrelaxedsmirk
      heart_eyeskissing_heartkissing_closed_eyesflushedrelievedsatisfiedgrin
      winkstuck_out_tongue_winking_eyestuck_out_tongue_closed_eyesgrinningkissingstuck_out_tonguesleeping
      worriedfrowninganguishedopen_mouthgrimacingconfusedhushed
      expressionlessunamusedsweat_smilesweatdisappointed_relievedwearypensive
      disappointedconfoundedfearfulcold_sweatperseverecrysob
      joyastonishedscreamtired_faceangryragetriumph
      sleepyyummasksunglassesdizzy_faceimpsmiling_imp
      neutral_faceno_mouthinnocent
Okunamayan kodu yenilemek için resmin üstüne tıklayınız