
Günümüzde en fazla kullanılan un ağartma katkı maddesi benzoil peroksit (C14H10O4)'dir Kanserojen etkisi nedeniyle tüm AB ülkelerinde kullanımı yasak olan 'Benzoil peroksit'in, Türkiye'de unların beyazlatılmasında yoğun olarak kullanılmasına devam ediliyor. Gerekçeleri ise ABD de kullanılması.
Benzoil peroksit (E928): Dünya'daki bazı ülkelerce, un üretiminde beyazlatıcı olarak kullanımına izin verilen bir katkı maddesidir. Ancak AB ülkelerinde kullanımı yasaktır. Avrupa Birliği ülkelerinde kullanımı yasaklanmış olan bu maddenin Amerika Birleşik Devletleri'nde Gıda ve İlaç İdaresinin (FDA) onayı ile halen beyazlatıcı olarak kullanımına izin verildiği de bilinmektedir.
Ülkemizde ise AB ile uyumlu olan Türk Gıda Kodeksi - Renklendiriciler ve Tatlandırıcılar Dışındaki Katkı Maddeleri Tebliği'nde izin verilen katkı maddeleri arasında benzoil peroksit bulunmamaktadır. Bu nedenle Benzoil peroksit' in sadece ekmekte değil, tüm gıdalarda kullanımı yasaktır.
Oysa " Hormon ve zirai mücadele ilaçlarının, yasal sınırlarla belirlenen miktarlarda, gerekli zamanlarda, tekniğine ve gereğine uygun, bilinçli şekilde kullanılması" gerekliliği Tarım Bakanlığınca belirtiliyor. Yasal sınır nedir? Kimlerce nasıl denetlenecek?
Ne kullanılma sınırı belli nede denetleyen var. Türkiye'de 1500 yakın Un fabrikalarında eğitimsiz işçilerin göz kararı ve el yordamı ile hatta birazda "daha da beyaz olsun" işgüzarlığından katabildiği kadar katıyor. Denetlemekle görevli İl-İlçe Tarım elemanların ne bilgi birikimi ve deneyim nede alet edevatı var.
Un ağartma maddesi olan ''Benzoil peroksit'' ile ''Azodikarbonamid'' ve ''Potasyum bromat''ın Avrupa Birliğinin listelerinde yer almamaktadır. Türkiye'de unlara katılması için hiçbir makul ve geçerli sebep olmadığı halde, hala bu katkı maddelerinin kullanılması denetim yetersizliğinin ne denli olduğunu ortaya koyuyor. Yaklaşık bir yıl öncesi bazı yayın organlarınca gündeme getirilen bu konu kısa bir tartışma sonucu kapandı gitti.
Fakat tartışmanın kapanması ile olay bitmedi. Hepsi de bu yüzden olmasa da günümüzde Kanser vakasının ne denli arttığı ve neyin neden kaynaklandığı kestirilmediği bir zamanda daha kaç canların yanması beklenilecek.
Ancak ekmekle karnı doyan veya "ekmek olmaz ise karnım doymuyor" diyen insanlarımıza daha besleyici,hazmı kolaylaştırıcı ve tereddütlerden uzak bol kepekli ekmek olan siyah ekmekleri tavsiye ediyoruz. Posa değeri yüksek kepekli ekmek ve kuru baklagillerin, yetişkinlerdeki şeker hastalığının denetiminde de fayda sağladığı tesbit edilmiştir. Günümüzde şeker hastalarının diyetinde kepekli ekmeğin istenilen miktarda yenilmesine müsaade edilmektedir.
Özellikle buğday kepeği posasının, kan lipitlerinin yükselmesini de önlediği bilinmektedir. Kan lipitlerinin yüksekliği, koroner kalp hastaları için önemli bir risk faktörüdür. Bunlardan dolayı kepekli ekmekle beslenmeleri önemle tavsiye edilmektedir. Ayrıca kepekli ekmeğin enerji değeri düşüktür. İnsana doygunluk hissi verir. Kilo almak istemeyenlerin, beyaz ekmek yerine kepekli veya çavdar ekmeği yemesi önerilir. Kepekli ekmek ayrıca peklikten yakınanlar için de uygun bir besindir. Fakat bazı uyanık geçinen kişilerce kepekli ekmek diye kako ile siyahlatılmış ekmeklere dikkat ediniz.
KAYNAKLAR
1-Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Web Sitesi.htm
2-İstanbul Fırıncılar Odası
3-Prof. Dr. Tomris ALTUĞ, Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü , Gıda Katkı Maddeleri , İzmir
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!