2. Bölüm - Yatırımın Yerine ve Tipine Karar Vermek
Kişiler ve kurumlar iki temel çıkış noktası ile tarımsal yatırım yapma kararı alırlar.
A) Arazi temelli yatırım fikri:
Burada yatırımı yapacak kişi veya kurumun atıl bekleyen bir tarım arazisi vardır. Buradan ya hiç gelir elde edememektedir ya da arazinin işletilmesi orada yerel bir üreticiye verilmiştir ve cüzi kazançlar elde edilmektedir.
Ya da memleketine yatırım yapmayı planlamaktadır. Bu durumda yatırımın yapılacağı arazi belli, yapılacak üretim pek belli değildir.
B) Duyum temelli yatırım fikri:
Burada yatırımcı bir şekilde bir tarımsal yatırımın karlı veya keyifli olduğuna dair duyum almıştır. Veya çok başka sebeplerle tarımsal yatırım yapmayı kafasına koymuştur. Burada yatırımcının üretim tipi belli ancak diğer konular pek belli değildir.
(Bu arada en kötüsü, ne mekan ne de üretim tipi konusunda fikri olmayıp, sadece tarımsal yatırım yapmayı aklına koymuş olan yatırımcı tipidir. Hatalı bile olsa yatırımcı ya yatırım yapılacak yer ya da yatırım tipi hakkında ön karar vererek yola koyulmalıdır. Aksi halde daha başlangıç aşamasında defalarca fikir değiştirmek ve sonunda da yorularak hatalı karar vermek sıkça görülen bir olgudur.)
Gelin biz olası tarımsal yatırım tiplerini bölgelere göre değerlendirelim. Ve bu bilgi ve yorumlar ışığında kararımızı netleştirmeye çalışalım:
2.1- Hayvansal Üretim Yatırımı
2.1.1- Büyükbaş Hayvancılık
İşte tarımsal yatırım denildiğinde herkesin aklına en çok gelen yatırım tipi. Süt veren inekler, her yıl bir adet yavru, hayvanların ucuz samanı yemeleri ve bunu değerli tertemiz süte dönüştürmeleri. Kazanılan paralar ve eşe dosta anlatılan mutlu "Ali Baba' nın Çiftliği" hikâyelerinin hayali!
Evet, hayali diyorum çünkü yukarıda bahsettiklerimi sığırcılıkta sadece yatırımı yapmadan önce rüyamızda görebiliyoruz. Ondan sonra gerçek hayat çıkıyor karşımıza.
Peki, gerçekleri inceleyelim:
Büyükbaş Hayvancılık Karlı mıdır?
Karlılığa karar verebilmek için öncelikle bu üretim tipinde bizim için en önemli girdinin ne olduğunu bilmemiz gerekiyor.
Fazla düşünmeye gerek yok. Tüm hayvansal üretim yatırımlarında en önemli girdi "yem" dir.
Teorik olarak bilmemiz gerekir ki hemen hemen (yemin satın alınıp hayvana sunulduğu ekstansif yetiştiricilikte) tüm hayvansal yatırım tiplerinde yem giderleri, toplam giderlerin %70' ini (% 50 ila % 90 arasında değişir) kapsar.
Şimdi bu veriye göre bilgilerimizi sınayalım.(Hesaplamayı kolaylaştırmak için tamamen ortalama alıyoruz. Lakin hayvanın tüketeceği yem, zamana, ortam sıcaklığına, hareketliliğe, yaşa ve benzeri birçok şeye göre değişir.)
Diyelim ki 500 kg' lık bir inek günde şu yemleri yiyor:
Yem |
Miktar |
Kuru yonca: | 4 kg |
Mısır silajı: | 10 kg |
Yaş pancar posası: | 15 kg |
Süt karma yemi: | 9 kg |
Bu yemlerin hepsini dışarıdan satın alıyor olsak bir ineğin bir günlük yem maliyetini kolayca hesaplayabiliriz. Buna göre ortalama fiyatlar ile hesaplayalım:
Yem |
Kg fiyatı |
Kuru yonca: | 0,30 YTL* |
Mısır silajı: | 0,26 YTL* |
Yaş pancar posası: | 0,06 YTL |
Süt karma yemi: | 0,48 YTL* |
*2007 Yılı Eylül Ayı Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Verileri
Buna göre bir hayvanın günlük yem gideri:
Yem |
Hesap |
Günlük gider |
Kuru yonca | 0,30 YTL/kg x 4 kg | 1,2 YTL |
Mısır silajı | 0,26 YTL/kg x 10 kg | 2,6 YTL |
Yaş pancar posası: | 0,06 YTL/kg x 15 kg | 0,9 YTL |
Süt karma yemi: | 0,48 YTL/kg x 9 kg | 4,32 YTL |
Toplam (hayvan başına günlük yem gideri) | 7,02 YTL |
Giderlerimizin % 70' i yem gideri demiştik. Yani hayvan başına tüm giderlerimiz:
% 70'i 7,02 YTL ise %100 ‘ ü kaçtır?
(100 x 7,02) / 70 = 9,42 YTL
Buna göre biz bir hayvan için günde toplam 9,42 YTL sabit masraf (işçilik, veteriner hizmetleri, su, elektrik dahil) yapıyoruz.
Yani süt fiyatının 0,60 YTL/ litre olduğu bir ortamda bu inekten zarar etmemek için günlük ortalama en az 15, 7 litre süt almalıyız. Aksi halde zarar ederiz.
9,42 YTL / 0,60 = 15,7 litre
Buna göre ineklerinin süt verimi ortalama 20 litre olan bir sürüde, süt satış fiyatı 0,60 YTL iken hayvan başına günlük giderimiz ne olursa karımızın ne olacağını hesaplayalım:
|
5 YTL masraf/inek (3,5 YTL yem gideri) |
7,5 YTL masraf /inek (5,25 YTL yem gideri) |
10 YTL masraf /inek (7 YTL yem gideri) |
12,5 YTL masraf/inek (8,75 YTL yem gideri) |
1 inekten günlük kar |
7 YTL/gün |
4,5 YTL/gün |
2 YTL/gün |
-0,5 YTL/gün |
50 inekten günlük kar |
350 YTL |
225 YTL |
100 YTL |
-25 YTL |
50 ineklik çiftlikte yıllık kar |
127.750 YTL |
82.125 YTL |
36.500 YTL |
-9.125 YTL |
Yukarıdaki tabloya göre eğer 50 ineklik bir işletmemiz var ise ve hayvan başına günlük yem giderimiz 3,5 YTL ise kabaca yılda 100.000 - 150.000 YTL kar elde etmeyi umabiliriz.
Ancak günlük yem giderimiz 8,75 YTL ise yılda 5.000 - 20.000 YTL zarar etmemiz beklenecektir!
Dikkat: Hayvancılıkta zarar etmenin bir sebebi de gereksiz istihdamdır. Normalde 100 başlık bir süt sığırı işletmesinde iki işçi tüm işleri kolaylıkla yürütebilir. Belki bir işçi daha, dönüşümlü çalışmayı sağlamak için istihdam edilebilir ve böylece her işçi 2 günde bir istirahat eder. Ancak 100 başlık bir işletmede 5-10 işçi istihdam etmek işletmenin zarar etmesine ve verimsiz çalışmasına sebep olur. Sonuçta bu işletme batacak ve herkes işsiz kalacaktır.
Notlar:
1- Yukarıdaki hesaplara hibe, teşvik ve desteklemelerden gelen kolaylıklar dâhil edilmemiştir. Bu kolaylıkları da dâhil ederek kendi karlılık listelerinizi oluşturabilirsiniz.
2- Günlük süt verimi, 305 günlük toplam laktasyon süt veriminin ortalamasıdır.
3- Yukarıdaki hesapta 13-15 ayda doğan bir buzağı geliri hesaplanmamıştır. Bu gelirin, ineğin süt vermeden geçirdiği süredeki yem gideri ile örtüştüğü farz edilmiştir.
4- Yukarıdaki karlılık hesabı profesyonel çalışmalarda kaynak teşkil etmek amacıyla yapılmamıştır. Süt üretimine dair bir işletmenin genel karlılığını öngörmek için kaba bir hesaplama yöntemidir.Yukarıdaki hesaplamalarda da net olarak görüldüğü gibi ancak yem giderleri düşük olursa hayvancılıktan kar edilebilir. Yüksek yem giderleri, işletmenin zarar etmesine sebep olur.
Süt Sığırcılığını Nerede Yapalım?
Yukarıdaki bilgilere ve hesaplamalara göre açıkça anlaşılıyor ki ucuz yem var ise karlı hayvancılık, süt üretimi yapabiliriz. Eğer yemi ucuza temin edemiyor isek, zarar edeceğiz demektir. Çünkü et meselesi, süt meselesi aslında ot meselesidir. Yani yeterli otunuz, yeşilliğiniz varsa hayvansal ürün üretir ve kar edebilirsiniz. Aksi halde zarar edeceğiniz açıktır.
Bu durumda karlı hayvancılık için en temel mesele, ucuz ot bulma, hayvanlar ile düşük maliyetli otu buluşturma meselesidir. En ucuz ot ise meradan otlatma veya çayırdan biçilen otları hayvanlara yedirmek ile olur (çayır biçilerek, mera ise otlatılarak değerlendirilen doğal ve yapay yeşil alanı ifade eder). Bu durumda bulunduğumuz bölgenin çayır-mera imkânları, o bölgede hayvancılık yatırımı konusunda bilgiler verecektir.
Bu sebeple gelin öncelikle ülkemizin bölgelerindeki çayır-meraların ot verimlerini inceleyelim:
Çizelge 1- Türkiye' de Bölgelere Göre Çayır-Mera alanları ve Verimleri (1975)
Bölgeler |
Çayır Alanı |
Mera Alanı |
Hektardan Alınan Kuru Ot (kg) |
Karadeniz |
12.579 |
1.685.050 |
900 |
Marmara |
20.986 |
475.234 |
600 |
Ege |
22.341 |
1.027.468 |
600 |
Akdeniz |
22.069 |
980.319 |
450 |
İç Anadolu |
274.581 |
5.904.547 |
300 |
Doğu Anadolu |
302.809 |
8.624.397 |
800 |
Güneydoğu Anadolu |
587 |
2.426.098 |
300 |
Kaynak: Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları no 483; Çayır-Mera Kültürü, Amenajmanı, Islahı (Veriler kitabın yazarı Prof. Dr. M. Sadık Gençkan tarafından literatüre göre hazırlanmıştır.)
Yukarıdaki çizelgeye göre ot verimi en yüksek iki bölge Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesidir. Ancak yatırımı nerede yapmamızın üretim açısından daha verimli olacağını planlarken ek bilgilere ihtiyacımız olacak. Bu sebeple aşağıdaki çizelgeyi de inceleyelim:
Çizelge 2- Bölgelere Göre Çayır - Mera Arazisi Dağılımı ve Kapasitesi
B.B.H.B: Büyük baş hayvan birimi (500 kg canlı ağırlığa sahip büyük baş hayvanı ifade eder.)
(Burada aslında ülkemizde hayvancılık konusundaki en büyük eksiklik göze hemen çarpıyor. Karlı hayvansal üretim için en önemli mesele ot verimi ancak ülkemizin çayır-mera verimlerini öğrenebildiğimiz kaynaklar 1975-1985 yıllarına ait. Yeni verilerimiz maalesef yok ya da kolay ulaşılabilir yapıda değil.)
Bence hayvansal üretim konusunda yatırım yapmak isteyen her kişi ve kurumun uzun uzun incelemesi gereken iki çizelge yukarıdadır. Yukarıdaki bu iki çizelge (elbette daha güncel olanları) sadece yatırımcıların değil, karar alıcıların ve yasa koyucuların da ellerinin altından düşürmemesi gereken çizelgelerdir.
Buna göre hayvancılık yapılması en mantıklı bölge Doğu Anadolu, daha sonra Karadeniz bölgesidir. Ancak Karadeniz bölgesinde alanlar küçük ve çok eğimli olduğu ayrıca hayvancılık harici diğer tarımsal üretimler için de potansiyel önemi olduğu için (fındık, çay, likapa gibi karlı üretimler yapılabilir) Doğu Anadolu bölgesi ülkemizin hayvancılık için en uygun bölgesidir.
Yukarıdaki çizelgelerde verilen çayır-mera verimleri, ıslah edilmemiş doğal çayır-meralardır. Bu alanlar ıslah edilip doğru yönetildiğinde ot verimlerinin birkaç misli artacağı öngörülebilir. Hele ki geniş alanlarda yem bitkileri tarımı yapılmaya başlanır ise ülkemizde hayvansal üretim verimleri hızla artacaktır.
Yukarıdaki çizelgelere göre bol ot verimi olan bölgelerde yem ucuza elde edilecektir. Girişte yaptığımız hesaplara göre de hayvan başına yem maliyeti oldukça aşağı seviyelere düşebilir. Örneğin Doğu Anadolu' da bir hayvansal üretim işletmesi yazın otlarını çayırdan biçerek silaj yapar. Bir kısmını kurutarak depolar. Yaz kış bu değerli ve ucuz besini hayvanlarına vererek ve yazın hayvanları meraya çıkartarak çok düşük maliyet ile hayvansal ürün üretebilir.
Yüksek süt verimli sürülerde, süt yemi fiyatının süt fiyatından ucuz olduğu zamanlarda, hayvanlara ek süt yemi takviyesi yapılabilir. Tabi burada büyük işletmeler için yem bitkilerini üreterek süt yemini de kendi imkanları ile yapmak veya hammaddeyi yem fabrikasına verip karma yem yaptırmak karlı olacaktır.
Tüm yazıyı ve yorumumu özetleyecek olursak:
Prensip 1: Büyükbaş hayvancılık ucuz yem var ise karlıdır.
Prensip 2: Türkiye' de hayvancılık, Doğu Anadolu bölgesinde yapılmalıdır.
En derin saygılarımla,
Hakan Ozan Erzincanlı
Ziraat Yüksek Mühendisi
http://www.tarimsal.com/
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!