İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi Genel Bilgileri

 

01.05.1982 tarihinde yürürlüğe giren İstanbul Liman Tüzüğü'ne göre İstanbul Boğazının sınırları Kuzeyde Anadolu Feneri ve Türkeli Fenerlerini birleştiren hat ile, Güneyde Ahırkapı Fenerini Kadıköy İnceburun Mendirek Fenerine birleştiren deniz sahası olarak kabul edilir. İstanbul Boğazı'nın Karadeniz ülkelerinin Akdeniz'e çıkış kapısı olması ve Asya ile Avrupa kıtaları arasında bir köprü vazifesi görmesi nedeni ile ona çok eski çağlardan kalan stratejik bir öneme sahiptir.

Uzunluğu 31.7 km (17 deniz mili) olan İstanbul Boğazı'nın eni, Karadeniz girişinde 4.7 km, Marmara girişinde 2.5 km kadar olup en dar yeri ise (Kandilli-Rumelihisarı-Bebek) 700 m genişliğindedir.

 

Dünyada deniz trafiği en yoğun olan bölgelerden biri olmakla beraber İstanbul Boğazı, Kandilli önlerinde 45 derece ve Yeniköy'de ise 80 dereceye varan 12 keskin ile ve yer yer hızı saatte 7-8 km'ye varan karmaşık akıntıları ile  jeomorfoloji ve hidrografi açılarından, üzerinde önemle durulması gereken bir bölgedir. Yani oldukça dar ve kıvrımlı bir yapıya sahiptir.

İstanbul Boğazı'nın su altı topografyası incelendiğinde  bir çok çukur ve banklarla (sığlıklar) dolu olduğu görülür. Kuzey-Güney istikametinde boğazı boydan boya kat eden 50 metre izobatı (eş derinlik eğrisi) bir oluk oluşturmaktadır. Boğazın darlaştığı kesimlerde ani derinleşmeler ve çukurlaşmalar görülmektedir.

İstanbul Boğazı, Karadeniz ve Akdeniz gibi birbirinden farklı tuzluluk, sıcaklık v.b koşullara sahip iki denizi birleştirmesi nedeniyle denizel ortam açısından; etkisi altında kaldığı hava kütleleri ve bitki ve hayvan çeşitliliği ile karasal ortam açısından çok özel ekolojik şartlara sahiptir.

İstanbul Boğazını ilgilendiren en önemli oşinografik faktör akıntıdır. Dalgalar, gel-git gibi diğer oşinografik faktörler akıntı kadar İstanbul Boğazı'ndaki deniz trafiği üzerinde etkili değildir. Boğazın fiziki yapısı (dar ve kıvrımlı olması) akıntıların önemini artırmaktadır. İstanbul Boğazında akıntı, diğer boğazlarda da olduğu gibi yağış-buharlaşma ve akarsu girdilerinin etkilerinde hidrolojik koşullar altında gelişir. İstanbul Boğazı'nda akıntı şiddeti Karadeniz'e yağış ve akarsular vasıtası ile olan girdilere bağlı olarak gelişmektedir.

Akıntının üzerine etki eden faktörler;

Coğrafi yapı

Marmara ve Karadeniz arasındaki seviye farkı

Her iki denizin tuzluluk oranlarının farklığı

Buharlaşma

Rüzgar olarak sayılabilir.                                
 

Karadeniz'den Marmara'ya doğru olan normal akıntı şiddetli lodos rüzgarları altında Marmara'dan Karadeniz'e dönebilmektedir. Yerel olarak orkoz adı verilen bu akıntı gemilerin manevra ve seyirlerini güçleştirmektedir.

Karadeniz'den Marmara Denizine doğru akan üst akıntı girdiği koylarda girdaplar halinde döner ve kıyılara yakın bölgelerde Marmara Denizinden Karadeniz'e doğru akan bir dip akıntısı vardır. Bu dip akıntısının deniz yüzeyinden olan derinliği yere ve koşullara bağlı olarak değişir. Bazı yerlerde ve koşullarda deniz yüzeyinin 10 mil altında bulunabilir. Bu nedenle dip akıntısı, su çekimi fazla olan büyük tonajlı gemilerin seyrini ve manevralarını olumsuz yönde etkiler.

MARMARA DENİZİNİN YAPISI
 
 Marmara Denizi Türkiye'nin bir iç denizi olmasına karşın, uluslar arası özelliği ön planda olan ve özellikle son 50 yıldır giderek yoğunlaşan ekolojik sorunlarla boğulmuş bir denizimizdir.

 Marmara Denizi 11.500 km2'lik alan ve 3378 km3  hacme sahiptir. Kuzeyde 31 km uzunluğunda, 1.6 km eninde ve ortalama 35 m derinliğindeki İstanbul Boğazı aracılığıyla Karadeniz bağlantılı, güneyde ise 62 km uzunluğunda 4 km eninde ve ortalama 55 m derinliğindeki Çanakkale Boğazı aracılığıyla da Ege Denizi ile bağlantılıdır.

Biyolojik çeşitlilik açısından ise hem Karadeniz hem de Akdeniz'deki canlıları bünyesinde barındırmakta, balıkçılık açısından ise Atlantik orijinli pelajik balıkların anavasya ve katavasya göçleri esnasında beslenme ve üreme ortamı üzerinde olması onun ilginçliğini arttıran özelliğidir.

Denizlerdeki tüm canlılar için tür çeşitliliğini tehdit eden kirlilik, ayrıca insan beslenmesinde önemli olan balıkçılık ve av potansiyellerinde tehlikeli boyutlardaki düşüşler olması en belirgin tehlike sinyalleri olarak dikkati çekmektedir.

 İSTANBUL BOĞAZI-MARMARA DENİZİ-KARADENİZ ETKİLEŞİMİ

 Karadeniz, dünya denizleri içerisinde orijinal özellikleri bulunan bir denizdir. Çok genel bir yaklaşımla, Karadeniz ‘in 1/10 ‘unda yaşam vardır (derinlik olarak). Bunun nedeni 200 m.'nin altındaki derinliklerde  Hidrojen Sülfür (H2S ) bulunmasıdır. İlk 100 m  derinliğe kadar olan bölge canlıların yaşamı için  en uygun ortam şartlarını içermektedir. 100 m ‘den sonra ise oksijen miktarında ani bir azalma görülmektedir. Bu durum mevcut canlıların hem yaşam alanlarını sınırlandırmakta hem de ticari balık avcılığını etkilemektedir. Karadeniz'in verimliliğinin temelini sığ sular oluşturmaktadır.

             Karadeniz kapalı deniz olup, su yenilenmesi sadece İstanbul Boğazı yolu ile olmaktadır. Boğazlar aynı zamanda Akdeniz ile Karadeniz arasında önemli bir biyolojik koridordur. Mevsime bağlı olarak Marmara'dan Karadeniz'e ve Karadeniz'den Marmara'ya başta balık olmak üzere su ürünleri göçleri olmaktadır.

  Karadeniz , İstanbul Boğazı üzerinden Marmara'ya, Çanakkale Boğazı ve Ege Denizi aracılığıyla da Akdeniz ‘e bağlanır. Bol yağış, az buharlaşma ve karasal tatlısu girdilerinin fazlalığı sebebiyle Karadeniz ‘de yüzey sularında su bütçesi her zaman fazlalık göstermekte bu sebeple yüzey suları İstanbul Boğazı yoluyla Marmara Denizi ‘ne doğru akmaktadır. Boğazdaki ters akıntı sistemi ise Akdeniz ‘in tuzlu sularını Karadeniz'in dip basenine taşımaktadır.

Genel akıntı sistemlerine bakıldığında kıyı boyunca tüm Karadeniz'i çevreleyen büyük ölçekli bir siklonik (saat dönüş yönünün tersi yönde ) döngü bulunduğu görülmektedir.

            Bitişik veya birbiriyle bağlantılı denizler, meteorolojik şartlar, yüzey ve dip akıntıları vasıtasıyla birbirlerinin hidrolojik özelliklerinin etkisi altındadır. Denizlerin herhangi birinde meydana gelen fiziksel ve kimyasal değişim diğer denize de yansımaktadır. 


Karadeniz'den yılda 548 km3 su Marmara'ya geçmekte, buna karşılık Marmara'dan Karadeniz'e dip akıntısıyla 249 km3 su geçiş yapmaktadır.,

Bu da göstermektedir ki Karadeniz'de meydana gelecek bir kirlilik Marmara'yı , Marmara'nın Karadeniz'e olan etkisine oranla yaklaşık 2 katı daha fazla etkilemektedir.

Kaynak: http://www.istanbulcevor.gov.tr

 

 


Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!
Yorum ekle

Yorum ekle

    • bowtiesmilelaughingblushsmileyrelaxedsmirk
      heart_eyeskissing_heartkissing_closed_eyesflushedrelievedsatisfiedgrin
      winkstuck_out_tongue_winking_eyestuck_out_tongue_closed_eyesgrinningkissingstuck_out_tonguesleeping
      worriedfrowninganguishedopen_mouthgrimacingconfusedhushed
      expressionlessunamusedsweat_smilesweatdisappointed_relievedwearypensive
      disappointedconfoundedfearfulcold_sweatperseverecrysob
      joyastonishedscreamtired_faceangryragetriumph
      sleepyyummasksunglassesdizzy_faceimpsmiling_imp
      neutral_faceno_mouthinnocent
Okunamayan kodu yenilemek için resmin üstüne tıklayınız