Yaptığı yatırımın en az altın kadar değerli olduğunu belirten Nuri Ulukan, "Kuyumculuğu bıraktık, altını fidana dönüştürdük. Yani toprağa gömdük, ama altının üzerinde bir yatırım oldu bence. Eğer biz bu araziye güvenmemiş olsaydık, altınımızı fidana çevirmezdik. Böyle bir değer düşünmemiş olsaydık, altınımızı fidana dönüştürmezdik. Biz bu yatırımı geleceğin yatırımı olarak görüyoruz. Avrupalı şu anda su yerine meyve suyu içiyor. Bu fidanlardan kısmet olursa ürün olarak diğerlerine göre 11 kat fazla verim alacağız. Tam bodur elma fidanı yetiştirirken biz üretim esnasında masrafı yüzde seviyelerine indiriyoruz. Avrupa ile rekabet edebilmek için Türkiye'de bu tür yatırımlara ihtiyaç var. Biz de bunu gerçekleştirdik" dedi.
Karakum mevkisindeki meyve fidanı bahçesinde yetiştirdikleri elma fidanlarının diğerlerinde olmayan pek çok özelliğe sahip olduğunu anlatan Ulukan, "3 yılda verime yatan fidanlardan ilk yıl 5 kilodan fazla ürün alınabiliyor. İkinci yıl 15, üçüncü yıldan sonra ise yaklaşık 50 kiloya kadar ürün alınabilecek. Fidanlarımız ağaca dönüştüğünde boyu yaklaşık 1,5 metre oluyor. 15 yaşına geldiğinde ise boy 1,70'e ulaşıyor. Her fidandan ağaca dönüştüğünde 40-50 kiloluk ürün alabilmek mümkün" şeklinde konuştu. iha
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!