Şifalı Bitkiler, -başka bir ifadeyle Tıbbi Bitkiler- üzerinde yapılan çalışmalara hala devam edilmektedir ve bu çalışmalar devam da edecektir. Şu anda kullanmakta olduğumuz ilaçların hammaddesi, sizin de bildiğiniz gibi bitkilerden kopyalanmaktadır. Sadece ilaç sektöründe değil, boyacılıktan kozmetiğe kadar bu kopyalama yapıla gelmiştir ve araştırmalar devam etmektedir.
Yüce Allah biz insanoğlunu (Homo sapiens) dünyaya koymadan önce, bu alemi bizim yaşayabileceğimiz en uygun hale getirmiş. Bizim için sayısız bitki türü yaratmış, bitkilerin yaşayabilmesi için de toprak tabakasını ve bir takım bakterileri yaratmış, toprağın içerisine sayısız mineral koymuş. Hepsinin de vücudumuzda anahtar rol oynadığı, artık bilinen bir gerçek. Biz bu minerallere “kofaktör” ismini veriyoruz.
İnsan, bitki, toprak, mineral, bakteri, …..
Yaratılış zincirini başlangıca doğru devam ettirecek olursak bir bilinmeyenle karşı karşıya kalacağımız muhakkaktır.
Biz insanoğlunu topraktan yarattığını söyler Yüce Sahip.
Bitkiler, köklerinde bulunan “ksilemler” (odun boruları) vasıtasıyla, bağlı olduğu toprak tabakasından gerekli mineralleri ve suyu, bir klorofil deposu olan yaprakların en ucuna kadar taşır. Yapraklar ise güneş ışığının katalizörlüğünde, akciğerlerimiz vasıtasıyla atmosfere gönderdiğimiz karbondioksiti (CO2) alıp karşılığında biz insanlara ve hayvanlara ,yaşamaları için elzem olan oksijen molekülünü (O2) verirler. Yapraklarında da su ve CO2 yi gerekli enzimler vasıtasıyla çeşitli besinlere dönüştürürler. Bu besinlerin bir kısmını bitkiler, hayatlarının devamı ve gelişimi için “floemler ” (soymuk boruları) aracılığıyla organizmanın ihtiyaç duyduğu bölümlerine taşırlar. Üretilen bu besinlerin çoğu ise biz insanlar tarafından kullanılır. Bu sayede hayatta kalır ve gelişimimizi sürdürürüz. Bitkilerin faydaları sadece bununla sınırlı değil tabi ki.
Bunun dışında bitkiler, türlere göre değişen hatta ve hatta tür altı kategorilerde de faklılık arz eden faydalı moleküller üretirler. Biz bu faydalı molekülleri çeşitli yöntemlerle izole ettikten sonra çeşitli hastalıkların tedavisi için kullanırız. Bunun en bilinen örneği de aspirindir. Aspirinin etken maddesi olan “Asetil salisilik asit” söğüt kabuğundan elde edilir. Söğüt cinsinin Latince karşılığı ise Salix’ dir. Bu verdiğim misal çoğumuz tarafından bilinmektedir. Bitki türlerinin ihtiva ettiği sayısız moleküller; belirli miktarlarda ve belirli zamanlarda kullanıldıklarında; biz insanlar için oldukça faydalı etkiler göstermekteler.
Diğer yazılarımda, .fırsat buldukça bitki türlerini teker teker ele alacağım ve ihtiva ettikleri faydalı moleküllerden tutun da, ekonomik ve ticari yönlerine kadar elimden geldiğince siz değerleri okurlarıma bilgi vermeye çalışacağım.
Bilim ve dua ile kalın…
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!