
Ülkemiz ekolojisi armut yetiştiriciliği için son derece uygun olduğu halde üretim miktarı istenen düzeyde değirdir. Türkiye’de yıllık ortalama kişi başına düşen armut üretim miktarı 5,5 kg ike İtalya’da bu rakam 20,6 kg dır. Üretim miktarımız yıllara göre gittikçe düşmektedir.
|
TÜRKİYE (ton) |
AVRUPA (ton) |
DÜNYA (ton) |
1995 |
415.000 |
3.000.027 |
12.673877 |
2001 |
360.000 |
2.913.592 |
16.891,736 |
Değişim |
% - 12 |
% - 3 |
% 33 |
Ülkemiz 2000 yılında 36.630 ha. alandan 360.000 ton armut üretimi gerçekleştirmiştir. Birim alandan elde ettiğimiz üretime baktığımızda dekardan alınan ürün 0.98 ton gibi düşük bir miktarda gerçekleşmiştir. Aynı dönemde A.B.D.’nin 3,5 ton/da, İtalya’nın 2,2 ton/da verim aldıkları düşünülürse ülkemizdeki asıl sorunun üretim alanlarının azlığında ziyade birim alana verimin azlığı olduğu anlaşılır. Zira mevcut Armut üretim alanlarında birim alandan aldığımız ürün miktarını İtalya düzeyine çıkarabilsek üretim miktarımızın 779.482 tona çıkacaktır.
Bu verim azlığının sebeplerinden birisi armut üretimi meyveciliği gelişmiş olan ülkelerde ağırlıklı olarak bodurluk sağlayan anaçlar üzerinde yapılması, buna karşılık ülkemizde genellikle çöğür anacı kullanılmasıdır. Örneğin Avrupa’nın en büyük armut üreticisi olan İtalya’ da (2002 yılında 43.000 ha. Alandan 910.000 ton armut üretilmiş) armut yetiştiriciliği ticari olarak BA 29, MA, MC, Sydo ve Adams gibi ayva, Fox 11, Farold 40, Farold 87, ve armut çöğürleri gibi değişik armut anaçları üzerinde yapılmaktadır.
Bir diğer sebep, Ülkemizde Marmara bölgesi hariç çoğunlukla armut ağaçları kapama bahçe şeklinde bulunmamasıdır. İç Anadolu’ da dağlık kesimlerde armut ağaçları daha çok tohumdan yetişmiş ağaçlar şeklinde bulunmaktadır. Ayrıca Ülkemizde üretilen çeşitlerin önemli bir bölümü ticari değeri olan çeşitlerden oluşmamaktadır.
Ülkemizde armut üretimini sınırlayan bir diğer sebep; “Erwinia amylovora” adlı bakterinin sebep olduğu ateş yanıklığı dır. Bu hastalık bazı yıllarda büyük miktarda ağaç kayıplarına sebep olmakta, etkili bir kimyasal mücadelesi de bulunmamaktadır. Bu hastalıktan kurtulmanın yolu özellikle kültürel işlemleri disiplinli ve bilinçli olarak yapmaktır. Armut üreticilerimizde bu bilinç henüz tam anlamı ile yerleşmediğinden her yıl önemli oranda ağaç ve verim kaybı yaşanmaktadır. Öte yandan pisilla adı verilen bir başka zararlı da armutta önemli verim düşmelerine neden olmakta yetiştiricilerimiz tarafından etkili mücadelesi yapılamamaktadır.
Gün geçtikçe azalan üretim miktarımızı birim alandan alınan ürün miktarlarını arttırarak meyveciliği gelişmiş ülkeler düzeyine çıkarabilmemiz bu ve benzeri sorunların çözümüne bağlıdır.
http://egirdir-bahce.org
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!